Kabaklı Göleti'nde nadir görülen kuş popülasyonu
Yaklaşık 300'den fazla kuş türünü barındıran Diyarbakır’da kuş türündeki popülasyon artarken, Dicle Üniversitesi kampüs alanında bulunan Kabaklı Göleti’nde kuş çeşitliliğinin fazla olması dikkat çekti.
Dicle Üniversitesi kampüs alanında yer alan Kabaklı Göleti’nde kışı geçiren kuşların halen göçe gitmediği görüldü. Göletin bölge canlıları için nadide bir yer olduğuna vurgu yapan Dicle Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölüm Başkanı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Kılıç, üniversite kampüs alanının farklı türdeki kuşların barınabildiği ve avın yasak olduğu korunaklı bir mekan olduğunu söyledi.
Kabaklı Göleti’ne özellikle sucul canlı türlerinin göç ettiğine değinen Kılıç, "Burada şu an mevsim itibarıyla kışı geçiren türler yavaş yavaş buradan ayrılacak. Ayrılmadan önce tabii ki iyi beslenmeleri lazım. Buraya üreme için gelecek türler var. O türden kuşlar gelmeye başladı. Dicle Vadisi içerisinde bulunan Kabaklı Göleti’nde göçmen türdeki kuşlar dinlenirler, beslenirler ve burada üremelerini geçirirler. Dolayısıyla bu mevsim kuş türü açısından zengin bir zaman aralığıdır. Bu yönüyle de göletteki kuş çeşitliliğiyle de görme şansına sahibiz" dedi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra kuşların kolay kolay göç etmediğini dile getiren Kılıç, "Gölette bu kadar kuşun bulunması çok nadirdir. Kışı geçiren kuşlar halen burada, göçe gitmediler. Onlar daha kuzeye gider. Buraya özellikle güneyden gelip dinlenen türler var. Bu yüzden tür sayısında da bir artış söz konusudur. Deprem olan yerleri biz şehir olarak değil de tabiat olarak düşünürsek, oradan büyük bir göç Diyarbakır tarafına olmaz. Ancak fay kırığının olduğu bazı yerlerde bazı hayvan türleri etkilenmiş olabilir. Ama onlar yine de bulundukları mekanda rahatsız edilmiyorlarsa yerlerini terk etmezler. Çünkü barınma olayı binlerce yılda oluşuyor. Bundan ötürü çeşitli türdeki bu hayvanlar kolay kolay deprem bölgesini terk etmezler" diye konuştu.
"Tabiatı iyi gözlememiz lazım. Çeşitli türdeki hayvanları iyi incelememiz gerekiyor. Çünkü bunlardan çıkarılacak dersler var. Her bir canlı insanlık ve tabiat için vazgeçilmezdir. Bizim mümkün oldukça tabiatı anlayıp korumamız gerekiyor" ifadelerine yer veren Kılıç, şunları kaydetti:
"Şehirleri inşa ederken de tabiata uyumlu şekilde inşa etmemiz lazım. Bunu başaran ülkeler var, bunlardan ders çıkarabiliriz. Öte yandan yeni yerler inşa ederken doğal yapıyı bozmamaya özen göstermeliyiz. Bunları yapalım ki bundan sonraki gelecek nesillere bu türleri ve canlıları da gösterebilelim, yaşatabilelim."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.