ŞIRNAK’TA ‘BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİĞE DAYALI GELENEKSEL BİLGİYİ KAYIT ALTINA ALMA PROJESİ’ BAŞLATILDI

ŞIRNAK’TA ‘BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİĞE DAYALI GELENEKSEL BİLGİYİ KAYIT ALTINA ALMA PROJESİ’ BAŞLATILDI
Şırnak'ta “Biyolojik Çeşitliliğe Dayalı Geleneksel Bilginin Kayıt Altına Alınması Projesi” gerçekleştiriliyor. Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce...

Şırnak'ta “Biyolojik Çeşitliliğe Dayalı Geleneksel Bilginin Kayıt Altına Alınması Projesi” gerçekleştiriliyor.

Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce tüm İllerde yürütülen "Biyolojik Çeşitliliğe Dayalı Geleneksel Bilginin Kayıt Altına Alınması Projesi" kapsamında, Siirt Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölüm başkanı Doç.Dr. Mehmet Fidan ve ekip arkadaşları ile birlikte Şırnak genelinde köy köy dolaşıp geleneksel bilgileri kayıt altına alıyor. Proje toplam 2 sene sürecek.

Doğa Koruma ve Milli Parklar (DKMP) Genel Müdürlüğü tarafından biyolojik çeşitliliğe dayalı geleneksel bilginin derlenmesi, kayıt altına alınarak korunması ve bu bilgilere erişimin düzenlenmesi maksadıyla “Şırnak İli Biyolojik Çeşitliliğe Dayalı Geleneksel Bilginin Kayıt Altına Alınması Projesi”ni başlattı.

Biyolojik Çeşitliliğe Dayalı Geleneksel Bilginin Kayıt Altına Alınması Projesi

Biyolojik çeşitliliğe dayalı geleneksel bilgi, biyolojik çeşitliliği oluşturan unsurların, insanların herhangi bir ihtiyacının karşılanmasına yönelik kullanımını içeren, genellikle bir topluluğun kültürel veya manevi kimliğinin bir parçasını oluşturan, o topluluk içinde geliştirilen, devam ettirilen ve nesilden nesile aktarılan bilgi, ustalık, beceri ve uygulamaları ifade ediyor.

Türkiye; tıbbi ve aromatik bitkiler, soğanlı bitkiler, kültür bitkilerinin yabani akrabaları ve gıda olarak kullanılan tüm bitkiler de dahil olmak üzere iki yaşamlıları, sürüngenleri, yerli hayvan ırkları, keşfedilmeyi bekleyen binlerce omurgasız arasında böcekleri, örümcekleri ve henüz gizemini koruyan mikroorganizmaları ile biyolojik çeşitliliğin çok önemli örneklerini sergilemektedir. Kökenini Anadolu'nun binlerce yıllık geçmişinden alan geleneksel bilgiler ise, bu kaynakların mevcudiyetine daha da bir anlam kazandırmaktadır. Biyolojik kaynaklar, geleneksel bilgi ve biyoteknoloji üçlüsü bir araya getirildiğinde ülke kalkınmasına ivme kazandırılabilecek sayısız ürünün elde edilmesi mümkün olabilmektedir. Ancak, söz konusu geleneksel bilgilere sahip olan yaşlı nüfusun giderek azalması ve bu bilgileri aktarabileceği yeni neslin şehirlere göç etmesi gibi nedenlerle biyolojik çeşitliliğe dayalı geleneksel bilgilerin pek çoğu kayıt altına alınamadan unutulma veya kaybolma tehlikesi altındadır.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.