ŞIRNAK’TA 15 TEMMUZ DEMOKRASİ VE MİLLİ BİRLİK GÜNÜ FARKLI ETKİNLİKLERLE KUTLANDI

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişiminin 6. yılı münasebetiyle düzenlenen 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü etkinlikleri kapsamında Cumhuriyet Meydanında anma programı gerçekleştirildi. Anma etkinlikleri gece 00:13'de camilerden okunan selalar ile son buldu.

Şırnak Valiliği koordinesinde düzenlenen programa,Vali Osman Bilgin, kamu kurum ve kuruluşlarının il müdürleri, sivil toplum kuruluşları temsilcileri, siyasi parti temsilcileri, şehit yakınları, gazi ve aileleri ile yüzlerce vatandaş katıldı.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında ve sonrasında çekilmiş fotoğraflardan oluşan "15 Temmuz Milli İrade ve Demokrasi Fotoğraf Sergisi" ile başlayan program Saygı Duruşu, İstiklal Marşı'nın okunması ve Kur'an-i Kerim tilavetiyle devam etti. Düzenlenen etkinlikte konuşma yapan Şırnak Valisi Osman Bilgin; “bulunduğumuz topraklar alelade topraklar değil” şeklinde konuştu.

Vali Bilgin Konuşmasına şu sözler ile devam etti; “Hem sayın belediye başkanımız hem de sayın milletvekilimiz duygularını çok net bir şekilde ortaya koydular. Bulunduğumuz topraklar alelade topraklar değildir. Ben bundan önce Kırklareli'nde görev yapıyordum. Osmanlının iki önemli vilayeti vardı. Rumeli ve Anadolu vilayeti. Yani bu topraklar sadece Anadolu'nun başladığı topraklar değildir. Osmanlının bir zamanlar toprakları içerisinde bulunan yine Hicaz vilayeti ile birlikte Bağdat ve yine diğer bölgeleri çepe çevre saran ve bizim geçmişimizde dünya insanlığının ve medeniyetine her daim kucak açan, bizim geçmişimiz olan ecdadımızın çok önemli ve çok büyük değer verdiği kutsal vatan topraklarının en önemli parçaları içerisindeyiz.

Özellikle burada halkımızın yaşadığı mücadeleye baktığımızda ve yaşadığı sıkıntılara baktığımızda esasen burada bin yıldır yaşayan halkımız çeşitli dönemlerde farklı farklı zorluklar ile karşılaşmıştır. Bunun nedeni Anadolu'ya sahip olan aslında dünyaya sahiptir. Anadolu'ya hakim olan dünyaya hakim olur. Anadolu'yu yöneten dünyayı yönetir. Bu nedenle Büyük Selçuklu başta olmak üzere Anadolu topraklarının yurt edinilmesi ile birlikte bu topraklarda, bu toprakları karıştırmak için yabancı güçler her daim içimizde işbirlikçileri bulmuş ve onlar ile beraber hareket etmişlerdir. Bunların en başında Haşhaşiler gelmektedir. Hasan Sabbah büyük Selçuklu devletinin müritlerini birbirine kırdırarak Büyük Selçuklu Devletinin yıkımına sebep olmuştur. Akabinde yine Anadolu Selçuklularda, beylikler döneminde, Osmanlı döneminde özellikle İkinci Abdulhamit döneminde bu gün Siyonistlerin kurduğu tuzak ile birlikte dünya devletleri arenasında her daim insanlığa örnek olmuş, insanlığa medeniyet götürmüş, insanlığa hizmet götürmüş Osmanlı İmparatorluğunun her daim adaletli olan sulatanına maalesef bizim halkımıza Kızıl Sultan dedirtmişlerdir. Ve bunu yapan irade yine aynı şekilde dış güçlerin oyunları ile içimizdeki hainler olmuştur” dedi.

İKİNCİ ABDULHAMİD'İN YAŞADIKLARI İLE CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN YAŞADIKLARI AYNI

Vali Bilgin sözlerine şöyle devam etti; “Özellikle ikinci Abdulhamid'in yaşadıkları ile sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın yaşadıkları arasında birebir benzerlik vardır. Bunu özellikle tarih bilgisi olan dünyayı iyi okuyan dünyayı iyi anlayan ve dünya da yaşananları ekranlardan değil gerçek yüzü ile iç yüzü ile takip eden kardeşlerimiz çok iyi anlar çok iyi okurlar. İkinci Abdulhamit Siyonistlerin Kudüs kutsal topraklarını bizden almak için Dr. Theodor Herzl başkanlığındaki Siyonist ittifaka hayır için 1908'de darbe ile devrilmiştir. Ve onu yapan ve o gün o iradeyi koyan darbeciler daha sonra yaptıkları hatanın farkına varmışlardır. Ancak bu aziz milletimiz hiçbir zaman onları unutmamış ve onların sebep olduğu ve Osmanlının yıkılışı ile bir devletin çöküşü ve genç Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu olmuştur. Ancak eğer Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmasaydı içimizdeki bu hainlerin yapmış olduğu bu darbenin sonucu aziz milletimiz ve devletlerimiz için çok daha büyük hüsranla sonuçlanabilirdi. Bu ülke her daim Gazi Mustafa Kemal Atatürkler Recep Tayyip Erdoğanlar yetiştirmiş ve yetiştirmeye devam edecektir. O zor günler de Gazi Mustafa Kemal Atatürk Cumhuriyeti kurarak yine halkın iradesine başvurmuş ve Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir diyerek bizlere halk iradesinin üstünlüğünü ve halkın her şeyin üstünde olduğunu esasen halkın devlet olduğunu, devlet bilincine o dönemde zor şartlarda dahi üst düzeyde yerleştirmiştir. Ama gelin görün ki, az öncede belirttiğim gibi Türkiye Cumhuriyeti'nin bulunduğu bu Anadolu topraklarının önemi hasebi ile bizi maalesef emperyalist güçler hiçbir zaman bırakmamıştır ve akabinde 1960 darbesi, 1972 muhtırası, 1980 darbesi, 1997'de 28 Şubatlar akabinde 2007 E-muhtıra en sonunda ise 15 Temmuz 2016 da darbe girişimi. Ama aziz milletimiz bunu net bir şekilde ortaya koymuştur ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti, Türk Milleti asla sırtı yere gelmeyen bir millet ve asla yıkılmayacak bir devlettir.

Tarihe baktığımızda bu aziz milletimiz, Türkü, Çerkezi, Lazı, Abazası, Manavı ile hep birlikte olup farklı farklı etnik gruplarla birlikte tarihte 16 devlet kurmuştur. Aslında tarihe baktığımızda Türk devletlerinin hiçbiri yıkılmamış hepsi birbirinin devamı olmuştur. Yani aziz milletimiz devlet aklı olan ve bu manada devlet yönetimi ve basireti en üst düzeyde olan dünyada ki belki bir iki milleten biridir.

2015-2016 OLAYLARINDA FETÖ'NÜN PARMAĞI VARDIR

Vali Osman Bilgin Şırnak'ta 2015-2016 yıllarında yaşanan ve Şırnak'ın yaklaşım %80'inin yıkılmasına neden olan hendek barikat olaylarında FETÖ terör örgütü ile PKK terör örgütü arasında iş birliği olduğunu belirterek; “Bu gün kıymetli hemşerilerim özellikle sizin 2015-2016 yıllarında yaşadıklarınız çukur barikat olaylarında yine FETÖ'nün ve emperyalist güçlerin parmağı vardır. İçimizdeki hainler burada teröristler ile iş birliği yapıp buradaki halkımızın huzurunu sukunetini güvenliğini bozarak sizleri huzursuz etmiştir. Ama bu devlet o kadar güçlü bir devlettir ki en kısa sürede sizlerin zararlarını karşılayarak gördüğünüz bu konutları ve bu şehirleşmeyi oluşturarak en kısa sürede vatandaşlarımızın mağduriyetini gidermiştir. Bizim için en önemli şey özgürlüktür. Her şeyi satın alabilirsiniz ama özgürlüğü asla ve asla satın alamazsınız. Bizler bulunduğumuz bu topraklarda ancak bir olursak biz olursak hep birlikte Türkiye olursak başarırız. Bunun haricindeki hiçbir seçenek farklı etnisiteler için özgürlük anlayışı ortaya koyan ve bu farklı etnisiteler için sanki bölünme ile parçalanmayla daha da güçlenecekmiş hissiyatını halkımızın gençlerimizin timahlarına sokarak halkımızı kandırmaya dönük bu gün bölücü terör örgütünün dünya emperyalist devletlerinin maşası olarak ortaya koymuş olduğu çalışmaların ne ülkemiz için ne Kürt halkı için nede başka bir topluluk için hiçbir faydası yoktur” dedi

KAÇACAK DELİK BULAMAYACAKLAR

Vali bilgin terör örgütü PKK'nın ırak topraklarında bulunan kamplarının birer birer yok edildiğini belirterek en kısa sürede terör örgütü PKK'nın Kandil'de bulunan ana merkezlerinin de yerle bir edileceğini belirterek sözlerine şöyle devam etti; “2015 yılında oynanan oyunu aynısı esasen 40 yıldır bu topraklarda oynanıyor. Bu oyunu oynarken de emperyalist ülkelerin maşası olarak, onların verdiği silahlar ile onların verdiği parasal destekler ile buradaki Kürt kardeşlerimizi katlediyorlar. Buradaki çocuklarımızı katlediyorlar. Ama Türkiye Cumhuriyeti Devleti yine gücünü göstererek çok şükür ki bu gün Irak'ın derinliklerine kadar indik, en kısa sürede kandile de gireceğiz ve Kandili yerle bir edeceğiz. Buradan devletin valisi olarak söylüyorum ki en kısa sürede bizi bölmek isteyen parçalamak isteyen bu şer odaklarının yuvasını yıkacağız, ocaklarını dağıtacağız. Bulundukları yerlerde onlara kaçacak delik bırakmayacağız” dedi.

HÜKÜMETLER ANCAK SANDIKLA GELİP SANDIKLA GİDERLER

Vali Bilgin; “Bugün 15 Temmuz'da millet iradesini ortaya koyarak nasıl bir birliktelik göstermiş ve bu birliktelik ile ülkemizin yarınlarını istikbalini ve istiklalini sağlam bir şekilde tutmuşsa yine aynı şekilde halkımız bunu asla ve asla unutmayarak yarınlara bu duyu ve düşünceler ile her daim iradesi dik, iradesi özgür bir şekilde kendi geleceğini ancak ve ancak seçimler ile belirleyecektir. Bakın halkımızın iradesi kurallar ile belirlenmiş süresi net bir şekilde ortaya konuş seçimler yolu ile halkımız iradesini ortaya koyuyor. Bu ülkede hükümetler ancak ve ancak sandık ile gelip sandıkla giderler. Bunun haricinde ki hiçbir çözüm aziz milletimiz için geçerli bir çözüm değildir ve Türk halkı da hiçbir zaman bunu kabul etmemiş ve kabul etmeyecektir. Bizim 15 Temmuz ruhunu her daim diri tutmalıyız, her daim yaşatmalıyız. Bunun için aziz şehitlerimizi asla ve asla unutmamalı ve onlar ile birlikte olmalıyız” dedi.