SİYASETÇİ ALDUDAK: "TÜRKİYE'NİN ELİNİ GÜÇLENDİRECEK OLAN MONTRÖ ANTLAŞMASIDIR"

SİYASETÇİ ALDUDAK: "TÜRKİYE'NİN ELİNİ GÜÇLENDİRECEK OLAN MONTRÖ ANTLAŞMASIDIR"
Siyasetçi ve iş adamı Battal Aldudak, modern soğuk savaşın yeni sahnesinin Ukrayna, Rusya, ABD ve NATO üçgeni olduğunu belirterek, Türkiye'nin elini güçlendirecek olan...

Siyasetçi ve iş adamı Battal Aldudak, modern soğuk savaşın yeni sahnesinin Ukrayna, Rusya, ABD ve NATO üçgeni olduğunu belirterek, Türkiye'nin elini güçlendirecek olan antlaşmanın Montrö olduğunu söyledi.

Siyasetçi ve iş adamı Battal Aldudak, Türkiye'de boğazlardan geçişi düzenleyen Montrö Antlaşmasının gündeme gelmesiyle tansiyonun yükseldiği günlerde ABD'nin, Balkanlar ve Karadeniz üzerinden Rusya'ya karşı savaş tatbikatına hazırlandığını aktardı. Aldudak, "Ülke coğrafi konumu gereği gelen bu kilit olma unsuru, ister istemez çatışmaların da tam göbeğine sürüklüyor Türkiye'yi. ABD ile Rusya-Çin arasındaki 21. yüzyılın soğuk savaşında ilk karşılıklı somut adımlar yine Türkiye'nin yer aldığı coğrafyada atılıyor. Hem güneyde hem de kuzeyde. Türkiye'nin Doğu Akdeniz'de son derece önemli hamleleri var. Yapısal politikası zemininde 'Mavi Vatan', Libya ile yapılan anlaşma, Kıbrıs'ta iki devletli çözüm. Bütün bunlar düşünüldüğünde bir şekilde Türkiye'nin Doğu Akdeniz'den dikkatini Karadeniz'e çekme boyutu gerçekçi bir değerlendirme olur. Elbette Karadeniz de önemli ama Doğu Akdeniz'deki bu politikaları çerçevesinde en azından Türkiye'nin hızını yavaşlatmak olarak da yorumlanabilir. Baktığımızda bu ihtilaflar belki doğrudan Türkiye ile ilgili çıkmamış olabilir. Ama Karadeniz'de Türkiye aleyhine bir takım tuzaklar gelişebilir. NATO burada daha çok donanma bulundurmak isteyebilir. Türkiye tabi Montrö'den dolayı buna gereken karşılığı verecektir. Bu tuzaklara karşı dikkatli olmak lazım çünkü sıcak bir savaş şu anda Batı tarafından daha fazla dillendiriliyor, teşvik ediliyor. Türkiye'nin elini güçlendirecek yine Montrö anlaşmasıdır” dedi.

"NATO yani ABD savaşın sırtını mi sıvazlıyor"

ABD'nin savaşın sırtını sıvazladığını aktaran Aldudak, "ABD Başkanı Joe Biden, hatırlayacağımız üzere, kısa bir süre önce, verdiği bir röportajda, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin'i ‘Katil' olarak nitelendirmişti ve röportaj sonrasındaki tavırlarına ve röportajın geneline baktığımızda, bunun bir dil sürçmesi olmadığını görüyoruz. Biden, göreve gelir gelmez, Putin'e sert yüklendi. Öte yandan, Ukrayna'da çeşitli uzmanlar, Biden'ın bu sözlerinin Putin'i değil, Ukrayna ve diğer Doğu Avrupa ülkelerini hedef aldığını söylüyor. Zira, Biden, Putin karşısında böyle bir açıklama yaparak, Rusya'nın çevresindeki ülkelere, ‘Ben, Putin'le mücadeleye gireceğim. Sizler de ya benimle berabersiniz ya da bana karşısınız' mesajını vermiş oldu. Ukrayna, NATO üyeliği hedefini Rusya'nın kendisini arka bahçesi olarak görmesine tepki ve güvence olarak masaya koyuyor. Biden, kendisinden önceki Donald Trump'tan farklı olarak, bu coğrafyada Kremlin yönetimine karşı etkin bir mücadele yürütülmesini savunuyor. Bu çerçevede, diğer ülkeleri de kendisiyle aynı çizgiye girmeye zorlamakta. Ukrayna satranç tahtasında yaşanan hareketlenmede heyecan verici ve rahatsız edici olan Bir diğer nokta ise, Biden'ın Zelensky ile olan görüşmesini bitirir bitirmez Ukrayna ordusunun Donetsk Halk Cumhuriyeti topraklarına karşı yoğun bir bombardıman başlatmasıdır. Rusya-Ukrayna krizinin tırmanması da Biden'ın bu hedefini kolaylaştırır. Diğer taraftan, Karadeniz'de tansiyonun yükselmesi, ABD'nin Karadeniz'de varlığını artırması konusunu gündeme getirecektir. Bu da, Türk boğazları konusunda Türkiye üzerinde bir baskının oluşmasına vesile olabilir. Bu çerçevede, Karadeniz Havzası'nda barış ve istikrarın olması, Türkiye'nin de milli menfaatleri açısından, hayati önemdedir" diye konuştu.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.