Şırnak’ta “Üretici Şartlarında sözleşmeli Küçükbaş Hayvancılık Projesi” Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba’nın katıldığı törenle başladı.
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, TİGEM ve Ziraat Bankası birlikte yürüttüğü “Üretici Şartlarında sözleşmeli Küçükbaş Hayvancılık Projesi” Şırnak’ın Kumçatı beldesinde Bakan Ahmet Eşref Fakıbaba’nın katıldığı törenle başladı. Koyunlar hak sahiplerine teslim edildi. Kumçatı Beldesi’nde düzenlenen törene Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Ahmet Eşref Fakıbaba, Şırnak Valisi Mehmet Aktaş, kurum müdürleri ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Şırnak’taki tüm yaylaların açık olduğunu belirten Şırnak Valisi Mehmet Aktaş, “Terör maalesef hayvancılığımızı da vurdu. Büyük oranda sekteye uğrattı. Maalesef yaylalarımıza çıkamadık hayvancılığımızı yapamadık. Ama bu terörle mücadelede belli bir mesafeye ulaştıktan sonra yaylalarımızı da açtık. Şuanda Şırnak’ımızın bütün yaylaları vatandaşlarımızın istifadesine açıktır” dedi.
Hayvancılık projesinin 2023’te AK Parti döneminde gerçekleştirilmiş en önemli proje olduğunu göreceklerini belirten Bakan Fakıbaba, “Toprağında, hayvancılığında temel kaynağı anadır. Ana olmadan dana olmaz. Dana olmadan et ve süt olmaz. İşte bu nedenle anayı önemsiyoruz. 2023 yılına kadar anayı önemsediğimizde anaya değer verdiğimizde, hep söylüyorum Allah’ın izniyle bu et ithalatını durduracağız” dedi.
Hayvancılığı öncelikli sektör olarak ele aldıklarını belirten Bakan Fakıbaba, “Uzun yıllar ihmal edilen bu bölgeleri biz ihmal etmemişiz. İhmal edilmek zorunda başkaları tarafından terör tarafından bırakılmış. Bırakın hayvancılığı okul yaptırmamışlar. Yol yaptırmamışlar cami yaptırmamışlar. Sağlık hizmetlerine engel olmuşlar, öğretmenlerin gelmesine engel olmuşlar. Doğru konuşuyorum değil mi? Mertçe konuşuyorum değil mi? Okulun ne zararı var. Eğitimin benim çocuklarımıza torunlarıma ne zararı var. Sağlık hizmetlerini almanın ne zararı var. Benim hemşerilerim bundan neden yoksun bırakılmış. Biz ihmal etmedik. Belki bizimde ağır davranmış olduğumuz konular olabilir. Özeleştiri de yapmamız lazım” dedi.
Birçok projeleri olduğunu ve bunları hayatı geçireceklerini belirten Bakan Fakıbaba, “Bu projelerimizden biri 250 bin deve projesi, burada 10 Mayıs’ta Erzincan’da start vereceğiz. Büyük baş hayvan varlığımızı arttırmak içinde toplam 250 bin düzeyi 3 yıl içinde üreticilerimize teslim edeceğiz. Proje kapsamında 7 yılda 1 buçuk milyon damızlık hayvan sayısına ulaşmayı planlıyoruz. Böylelikle anayı artırarak danayı arttıracağız. Bir diğer projemizde küçükbaş hayvan varlığını artırmayı hedeflediğimiz TİGEM aracılığı ile hayata geçirdiğimiz sözleşmeli üretim modeli projemizdir. Projemiz ziraat bankası, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız ile TİGEM’in ortaklaşa yaptığı bir projedir. Her bir üretici için 300 başa kadar, yıllık 500 bin küçükbaş koyun vereceğiz. Bu söz ben olsam da olmasam da vereceğiz. Bu proje kapsamında sigorta, işçilik, faaliyet giderlerini avans olarak veriyoruz. Üretilen hayvanlar için alım garantisi veriyoruz. Bu proje ile 8 yılda ilave 5 milyon koyun elde etmiş olacağız. Bu çok büyük para değil. İnşallah seneye, başkanımıza Sayın Cumhurbaşkanımıza diyeceğiz bu sayıyı 1 milyona çıkaralım. Bu para 2017 de ithal ete verdiğimiz ettin 4’te 1i kadardır. Biz bunu ülkemizde üreteceğiz. Ben tarım bakanı olarak sadece üretmekten değil bu işin ekonomisini de yapmaktayım. Kırmızı et ihtiyacımızın %25’ini seneye karşılayacağız” dedi.
Kırsal kalkınma olmadan ülkenin kalkınamayacağını belirten Bakan Fakıbaba, “Kırsal ve Güneydoğu kalkınmadan Türkiye kalkınmaz. Biz AK Parti hükümeti olarak Güneydoğu halkının daha güzel bir yarın elde etmesi için çalışacağız. Yatırımlara bakıyorum sadece Milli Eğitim’de 150’ye yakın okul yapılıyor hemşerilerim. Okullar yollar yapılıyor. Eskiden buna engel olunuyordu. Okul inşaatları bombalanıyor. İş makinesi giremez. Yol yapılamaz niye benim vatandaşımın hakkı değil mi. Şırnaklı hemşerim bunu hak etmiyor mu? Nedir sebep, insanlar mutlu olmayacaklar, devletlerine küsecekler. Hayır kardeşim biz etle tırnak gibiyiz. Bizim ayrılmamız mümkün değil. Allah’tan başka kimsede bizi ayıramaz. Bizim zenginliğimiz ayrı etnik gruplara sahip oluşumuz. Kürt’ü Türk’ü, Arap’ı, Laz’ı, Alevi’si Sünni’si, biz hep birlikte Türkiye’yiz. Hep birlikte biz kardeşiz. Bizim ayrılmamız mümkün değil. Başka ülkeler başka etnik grupları buraya getirip İncil üzerine yemin ettirirken, bizler Müslüman olarak bizim ayrılmamızın sebebi nedir bunu birileri çıksın da anlatsın. Kimin projesi, hangi ülkenin projesi, hangi dış ülkelerin projesi, kimlerin maşaları olduğunu anlatmaları lazım. Bu sadece PKK için değil, FETÖ içinde aynı, DEAŞ içinde aynı PYD içinde aynı. Her türlü terör örgütüne karşıyız. Biz birlikte Türkiye’yiz, Allahın izniyle Allah’tan başka bizim bu özelliğimizi kimse bozamayacak, ve ayıramayacaktır” dedi.
Konuşmaların ardından hak sahiplerine çekler verildi. Hatıra fotoğrafı çekildi. Ardından Bakan Fakıbaba, hak sahiplerine verilen hayvanları inceledi.