Diyarbakır`da dedesi ve halasıyla kalan 12`inci sınıf öğrencisi Eren Solmaz, ailesinin maddi durumlarının kötüye gitmesinden dolayı geçen senede okulun 10 bin liralık ödemesini gerçekleştiremedi. Solmaz’ın halası Ayşegül Solmaz, geçen yıl borçlarını ödeyemedikleri ve bu yılda aynı okulun fiyatının kendilerine yüksek geldiğini belirterek Eren’i daha uygun bir fiyatta başka bir okula kaybetmek istedi. Kaydı ve borcu olan okula da borçlarını uygun bir taksitlendirmeyle ödeyeceklerini ileten Ayşegül Solmaz’ın isteği, okul yönetimi tarafından kabul edilmedi. Naklin gerçekleşmesine izin verilmemesi sonrası Eren Solmaz, yeni eğitim öğretim dönemine başlayamadı.
“Çocuğun eğitim hakkının gasp edilmesine izin vermeyin”
Yeğenin 12`nci sınıfa gittiğini ve özel bir sağlık kolejinde okuduğunu kaydeden Ayşegül Solmaz, Eren’in bu sene staja gideceğini ama bir aydır gidemediğini söyledi. Solmaz, "Bunun sebebi de geçen yıldan kalmış 10 bin Türk lirası bir borç. Evet, bu borç bize ait doğru, anne baba burada olmadığı için bu borcu ben üstleniyorum. Buda benim maddi bütçeme göre taksitlendirilmesinin istedim. Her ay düzenli bir ödeme yapacağım, ama bütçeme uygun olarak bunu ödeyebilirim dedim. Ama yeni kaydı da burada yapmayacağım dedim fiyattan ötürü. Yani fiyat 9 bin 500 lira. En son indirdiler 8 bine ama diğer okullar daha uygun, 6 bin 500 ve daha uygun bir okul varken ben neden 8 bin ödeme yapayım. Okul, `Evet eski borcunuz var. Yeni kaydınızı da en az 8 bin yapabiliriz. Bunlarla beraber aylık bin 750.` Ben zaten bu ödemeyi yapamam ama yeni kaydı da orada yapmak şartıyla istiyorlar. Parasını ödemeyen öğrencilere bir komisyon kuruluyor. Bu çocuğun nakli uygun okula verilebilir. İl Milli Eğitim Komisyonunda çıkan sonuç bu. Milli Eğitim Müdürlüğü yazı yazıyor okula, bu öğrencinin en uygun okula nakli talebinde bir yazı var. Ama bu okul, yönetmeliğinde tanımıyor, İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nü de tanımıyor, kuralları da tanımıyor. Bu okul sahibi eğitim değil ticarete dökmüş bu durumu. Artık eğitim değil, çocuk değil şahsileştirmiş. Biz ara buluculuk istiyoruz, bize uygun bir ödeme şekli olsun. Ödeyelim bitsin. Hak, haktır. Biz hakkın önüne çıkmak istemiyoruz. Ama bu çocuğun eğitim hakkının da önüne geçilmesini istemiyoruz. Biz okula dedik ki, bize bu 10 bin Türk lirasını eski borcu taksit yapın. 10 bin Türk lirasını nasıl ödeyebilirim? Bütçeme göre aylık düzenli bir ödeme yaparım. 700 olur, 600 olur fark etmez. Ama her ay her ay o parayı düzenli veririm. Ama sizde bana bunun karşılığında nakli verin ki bende en uygun okula kaydedeyim ki bütün staj dönemi bitmesin, stajı yanmasın. Çünkü bu bir staj öğrencisidir. Bu hastaneye gitmek zorunda. Arkadaşları okula gidiyor, staja gidiyor. Her gün bu çocuk ne yapıyorsunuz, ne ediyorsunuz, nasıl geçiyor staj. Bunu dedikçe psikolojisi bozuluyor. Bakanımız, milli eğitim müdürümüz lütfen çağrımızı duyun ve bu çocuğun eğitim hakkının gasp edilmesine müsaade etmeyin" dedi.
“Ben de arkadaşlarım gibi okumak istiyorum”