Özellikle pandemi ve beklenen Marmara depremi gibi faktörlerle birlikte Türkiye'de kırsala yoğun bir göç yaşanıyor. Bu durum, çelik konstrüksiyon evlere olan talebi artırıyor. Yakup Yılmaz'a göre, betonarme yapılarla karşılaştırıldığında çelik konstrüksiyonlu evlerde yaşam, sözleşmenin imzalanmasından 60 gün sonra başlayabiliyor.
Güneydoğu illerini etkileyen deprem felaketiyle birlikte, vatandaşların konut tercihlerinde önemli değişiklikler yaşandığını vurgulayan Yılmaz, güvenli yapı modellerinde prefabrik ve çelik konstrüksiyon yapıların öne çıktığını ifade ediyor.
Ayrıca, çelik yapıların maliyet açısından da avantajlı olduğu belirtiliyor. Betonarme yapılarla karşılaştırıldığında daha ucuz olan çelik konstrüksiyon evler, daha az işçilikle daha hızlı bir şekilde inşa edilebiliyor.
Çelik yapıların çevre dostu olması da tercih sebeplerinden biridir. Geri dönüştürülebilir bir malzeme olan çelik, doğal kaynak kullanımını azaltır ve çevreye daha az zarar verir.
Sonuç olarak, çelik yapılar modern yapı teknolojisinin getirdiği avantajlarıyla birlikte, güvenli, maliyet etkin, hızlı ve çevre dostu bir konut alternatifi olarak öne çıkıyor. Bu nedenle, Türkiye'de çelik konstrüksiyon evlere olan talebin artması bekleniyor.