Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Gabar terörle anılmayacak. Bundan sonra Gabar, o bölgede ayrı bir petrol zenginliğiyle anılacak. Yıllarca bu petrol kuyularını betonladılar. Bunu biz açtık, tıpkı Karadeniz'deki doğalgaz gibi açtık.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dinimizde Türk, Kürt, Arap ayrımı olmadığını belirterek, “Kürt kardeşlerimizi de aynı anlayışla seviyoruz. Çok güzel bir ifade yakaladım, ‘Oh olsun artık, Gabar terörle değil petrol rezerviyle anılacak.’ Bunu kim yaptı, yine biz yaptık. Bundan sonra Gabar terörle anılmayacak. Bundan sonra Gabar, o bölgede ayrı bir petrol zenginliğiyle anılacak” dedi.
14 Mayıs seçimleri öncesi AK Parti Van İl Başkanlığı tarafından Beşyol Meydanı'nda düzenlenen mitinge katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, eşi Emine Erdoğan ile birlikte kalabalığı selamladı. ‘Duyanlara duymayanlara' şarkısını da sahnede seslendiren Erdoğan, “Yaklaşık bir yıllık hasretin ardından bugün yine Van'dayız. Van sadece ülkemizin yükselen yıldızı değil dünyada gıpta ile takip edilen bir şehir oldu. Peki nasıl oldu? Van eskiden de buradaydı, böylesine bir cazibe merkezi haline gelememişti. Her şeyden önce Van'ı terör örgütünün tasallutundan kurtardık. Hem bu şehirde yaşayan insanların hem de buraya gelen ziyaretçilerin güven içerisinde, huzur içerisinde hayatını sürdürebileceği bir iklim tesis ettik. Terör örgütünün başını sadece burada değil, sınırlarımızın dışındaki inlerinde de ezdik. Devletinize güvenin, bize güvenin. Huzurunuza ve hatta namusunuza göz diken terör örgütü bir daha sizin kılınıza ilişemeyecek” dedi.
“Bundan sonra Gabar terörle anılmayacak”
Gabar ile ilgili açılan pankarta dikkat çeken Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Çok güzel bir ifade yakaladım. Ne diyor, ‘Oh olsun artık Gabar terörle değil petrol rezerviyle anılacak.' Bunu kim yaptı? Yine biz yaptık. Bundan sonra Gabar terörle anılmayacak. Bundan sonra Gabar, o bölgede ayrı bir petrol zenginliğiyle anılacak. Yıllarca bu petrol kuyularını betonladılar. Bunu biz açtık, tıpkı Karadeniz'deki doğalgaz gibi açtık. Doğalgazı şuan ücretsiz alıyor musunuz? Yılsonuna kadar da 25 metreküp ücretsiz olarak ödeyecek misiniz? Bunları yaparsa AK Parti yapar. Bu yolda bizi yalnız bırakmayacaksınız değil mi? 14 Mayıs akşamı inşallah hep birlikte bir başka güleceğiz. Her ne kadar siyasi uzantılar hala o eski kara günlerin, kanlı günlerin hayaliyle yaşıyorsa da artık o iş bitti. Yıllarca sizin ve evlatlarınızın canı ve geleceğini karartarak istismar siyaseti yapanların dönüp dolaşıp kimin arkasına takıldığını gördünüz değil mi? Diyarbakır annelerinin acısını biliyorsunuz değil mi? Bunları Kandil'e kimler kaçırdı. 10-15 yaşındaki kızlarımızı, çocuklarımızı Kandil'e kimler kaçırdı? Bunlar ne diyorlar, ‘Biz Kürdüz. Benim Kürt kardeşlerime leke sürmeyin. Bunların Kürtlükle alakası yok. Bunlar sadece vahşet kusuyor. İnşallah 14 Mayıs'ta bunların hesabını sormaya var mıyız? Ben sizlere inanıyorum. Gidip Van'dakiler dahil Kürt kardeşlerimize her türlü zulmü yapan, her türlü insanlık suçu işleyen CHP'ye şimdi ne oldu. Payande oldular. CHP gelip burada miting yapabilir miydi? Kimle yaptılar? Şimdi bu hesabı sormak lazım. CHP'ye desteklerini hem de utanmadan sıkılmadan ahlaksızca ne dediler? ‘Dişe diş kana kan' diyerek ifade edenlerin derdi Van olabilir mi? Vanlının huzuru, refahı olabilir mi? Bu ülkenin başına bir CHP'li getirmek için sizin karşınıza geldiklerinde onlara bunun hesabını sormayacak mısınız? Ülkemizdeki herkes gibi Kürt kardeşlerimin de hakkını, hukukunu, özgürlüğünü en geniş manada kullanabileceği demokrasi zeminini biz kurduk mu? Aynı şekilde tüm şehirlerimiz gibi Van'ın da kalkınma eksikliklerini yine biz tamamladık mı? Hatırlarsanız 2011 depreminin ardından Van'ı adeta yeni baştan inşa ettik mi? Bugüne kadar TOKİ kanalıyla 24 bin konutu bitirip sahiplerine verdik mi? Şimdi de 3200 yeni konut, 250 yeni iş yeri ve 27 bine kadar alt yapılı arsa vererek Van'ı daha da güzelleştirecek bir hazırlığın içindeyiz. Bay Bay Kemal ne söz verdi? Bu CHP'ye ve HDP'ye sormak lazım, Van'a ne kazandırdınız bir de onu söyleyin. Okulunu, hastanesini, sosyal yardımlarını, millet bahçelerini, bölünmüş yollarını, barajları, havalimanımızı, sulama tesislerini, organize sanayi bölgesini, doğalgazı saymıyorum bile. Çevre yolu inşaatı da devam ediyor, onu da seneye bitireceğiz. Karadeniz limanlarını İran, Asya'ya, Ortadoğu'ya Van üzerinden bağlayan alt yapı çalışmalarını süratle tamamlamakta kararlıyız” ifadelerini kullandı.
“Gabar'daki petrolü de inşallah vatandaşımızda en uygun şartlarda vereceğiz”
Mitinge 50 bin kişinin katıldığını ifade eden Erdoğan, “Bu alanda resmi olarak aldığım rakam 50.000 Vanlı kardeşim alanda, yol boyunca gelenler hariç. Bu bir şeyi gösteriyor, demek ki 9 gün sonra sandıkları benim Vanlı kardeşlerim patlatacak. İşte bu başarılar birilerinin kabusu oldu. Okul yaparız, üniversite açarız ‘eğitimi ayağa düşürdünüz' derler, hastane yaparız sağlık hizmeti veririz covid salgını gibi bir krizin üstesinden geliriz ‘milleti hasta ettiniz' derler. Yol yaparız, köprü, tünel, havalimanı, hızlı tren hattı yaparız, ‘millet bunları mı yiyecek' derler. Ya köprü yenir mi? Havalimanı yenir mi? Ama biz onları Bay Bay Kemal'e bırakıyoruz, afiyet olsun. Karadeniz'de gaz, Gabar'da petrol buluruz, ‘milleti kandırıyorsunuz' derler. Buyur işte bak doğalgazı vatandaşımıza bir ay ücretsiz, ondan sonra da yıl boyu 25 metreküp faturalarından düşürüyoruz ama bitmedi, Gabar'daki petrolü de inşallah vatandaşımızda en uygun şartlarda vereceğiz. Ülkemizin ilk milli ve yerli otomobilini yaparız gözlerinin önündeki ürüne ‘hani nerededir' derler. Bay Bay Kemal, Gemlik'te fabrika, hadi git, niye gitmiyorsun? Meral Hanım sen niye gitmiyorsun? Gidemezler, gittikleri anda maskeleri düşecek. Çünkü bunların bu ülkede dikili bir taşı yok. Uçak yaparız, helikopter yaparız, yüksek teknoloji ürünü nice projeyi gerçekleştiririz, ‘ne gerek vardı' derler. Konut yaparız, baraj yaparız, sulama tesisi yaparız, her birine takmadıkları kulp bırakmazlar. İstihdamda, üretimde, ihracatta rekorlar kırarız, sevinecekleri yerde karalamaya çalışırlar. Sosyal yardımlarla devletimizi kimsesizlerin kimsesi haline getiririz, yardım alan insanları ‘makarnacı, kömürcü' diye aşağılarlar. Dış politikada onurlu bir duruşla ülkemize güç, milletimize gurur kazandırırız, girip bizi yabancılara şikayet ederler. Şayet 14 Mayıs'ta Türkiye Yüzyılı hayalimize sahip çıkmazsak, işte bu zihniyet ülkenin tepesine bir kara bulut gibi çökecek. Sanmayın ki afaki bir tablodan söz ediyorum. Türkiye'miz bizden önceki 70 yıl boyunca bunların hepsini de bu CHP ile yaşadı. Tabii geçmişleri bu olduğu halde bugün başka şeyler söylüyorlar. Her seçim dönemi olduğu gibi 14 Mayıs öncesi de değer istismarcıları, vaat bohçacıları, kifayetsiz muhterisler tozlu dumana katıyor. Atıyorlar, tutuyorlar, kapatıyorlar, tehdit ediyorlar, dillerinin ucuna ne geliyorsa söylüyorlar. Mazilerindeki tabloları gerçek ama seçim döneminde verdikleri vaatlerinin hepsi yalan” dedi.