Trombositten Zengin Plazma anlamına gelen PRP (Platelet Rich Plasma) tedavisinin kas iskelet sistemi hastalıklarda kullanımının yan etkisi olmayan, etkili bir tedavi yöntemi olduğuna dikkat çeken Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Koca, PRP tedavisi ile ilgili, "Kişinin kendi kanının alınarak, santrifüj cihazı ile ayrıştırılıp, trombositlerden oluşan kısmının, doku iyileşmesinde kullanılmasıdır. Hastadan 10-60 ml arasında kan alınır, bu kanın ayrıştırılan 2-6 ml kısmı, trombositten zengin plazmayı içerir ve birçok kas iskelet sistemi yaralanmasının veya problemlerinin iyileşmesinde kullanılır" dedi.
"Hasarlı dokuyu tamire yardımcı olur"
Doç. Dr. İrfan Koca, PRP tedavisi ile ilgili, "Trombositlerin asıl görevi, bir yaralanma olduğu anda meydana gelen kanamayı durduran pıhtıyı oluşturmaktır. Bunun yanında PRP dokunun onarımı ve iyileşmesine katkıda bulunan onlarca büyüme faktörü ve az miktarda kök hücre içerirler. Bu büyüme faktörleri dokuya verildiğinde, vücudun kendi iyileşme mekanizmalarına destek olarak hasarlı dokulardaki tamire yardımcı olurlar. PRP bir ilaç değildir. Kişinin kendi kanı dışında başka bir ilaç veya madde içermez. Etkisi ilaçların aksine uygulandığı bölge ile sınırlıdır. Böbrek, karaciğer ve midede yan etkilere yol açmaz. PRP`nin içinde, vücudun iyileşme cevabındaki hücrelerin bölgeye ulaşmasını ve çoğalmasını sağlayan büyüme faktörleri yer alır. Bu faktörler aynı zamanda yeni damarların oluşumu, enfeksiyonların önlenmesi ve doku proteinlerinin üretimi konularında olumlu etkilere sahiptirler. PRP, hazırlandıktan sonra birkaç dakika içinde kullanılmalıdır, aksi takdirde etkisi 10`uncu dakikadan sonra belirgin olarak azalacaktır. PRP tedavisi için, bazı durumlarda tek bir uygulama yeterli olurken, hastalığın cevabına göre 2 ya da 3 hafta arayla tekrarlanabilir" şeklinde konuştu.