RAMAZAN SONRASI 8 ADIMDA METABOLİZMANIZI HIZLANDIRIN

Diyetisyen Dilek Çilek, Ramazan ayı boyunca günlük öğün sayısının ikiye düşmesi, gündüz saatleri sıvı kaybının daha yoğun yaşanması ve sahura kalkma nedeniyle değişen uyku düzeninin...
 Diyetisyen Dilek Çilek, Ramazan ayı boyunca günlük öğün sayısının ikiye düşmesi, gündüz saatleri sıvı kaybının daha yoğun yaşanması ve sahura kalkma nedeniyle değişen uyku düzeninin metabolizmayı yavaşlatarak kilo alımını hızlandırdığını belirtti. Çilek, bayramla birlikte bazı beslenme kurallarına uymanın metabolizmayı dengeleyip, vücudun tekrar normal düzenine kavuşmasını sağlayabildiğine dikkat çekti.  

  Memorial Dicle Hastanesi Beslenme ve Diyet Bölümü’nden Diyetisyen. Dilek Çilek, Ramazan’da yavaşlayan metabolizmayı hızlandırmak için 8 öneride bulundu. Ramazanda uzun dönem açlıkla birlikte yavaşlayan metabolizmayı hızlandırmak için tekrar öğün düzenini sağlamanın gerekli olduğunu anlatan Çilek, özellikle kahvaltının vaktinde yapılması ve atlanmamasının çok önemli olduğunu ifade etti. Çünkü kahvaltının gün içerisindeki enerji ihtiyacının düzenlemesine yardımcı olduğunu dile getiren Çilek, bununla birlikte 3-4 saatte bir az miktarlarda beslenmenin, metabolizmanın hızlanmasına katkı sağladığını vurguladı.

 

  “Vücudunuzu susuz bırakmayın”

  Ramazan’da vücudun ihtiyacı olan suyun oruç nedeniyle yeterli miktarda alınamadığını aktaran Diyetisyen Çilek, “Bu da vücutta bazı sağlık sorunlarına yol açabilir. Bayramda günlük su tüketimine özen gösterilmeli ve yeterli sıvı alımı belirli bir düzende olmalıdır. Su tüketimi gün içinde belirli saatlere yayılmalı ve her saat başı bir bardak kuralı tercih edilmelidir. Yağlı, tuzlu ve baharatlı beslenme tarzı özellikle ramazan ayında iftar sofralarında tercih edilir. Yüksek kalorili ve büyük porsiyonlu ağır yiyecekler, ciddi oranda kilo alımına yol açar. Ramazan boyunca iftarda bu tür yiyecekler tüketen kişilerin, bayramla birlikte yeme alışkanlıklarını değiştirmesi ve besin miktarını dengelemesi çok önemlidir. Bayramda mümkün olduğunca kızartmalardan, çok tuzlu ve çok şekerli gıdalardan uzak durulmalıdır. Daha çok sebze ağırlıklı ve kalsiyumdan zengin beslenme, kızartma yerine ızgara, haşlama veya fırında pişirme yöntemleri benimsenmelidir” dedi.

 

  “Sütlü tatlılar tercih edin”

  “Bayram tatlısı” anlayışının günümüzde artık terk edilmesi gereken bir alışkanlık olduğuna dikkat çeken Çilek, “Bayramda da tatlının minimum düzeyde olduğu beslenme düzenini oluşturulması gerekir. Yüksek oranda şeker ağırlıklı beslenmenin, hem genel sağlık durumuna etkisi hem de kilo aldırıcı özelliği göz ardı edilmemelidir. Bir dilim baklava 250, 2 madlen çikolata 50-60, 2 lokum 70 kaloridir. Diyabet ve metabolik sendrom gibi hastalıklar şekere bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Tatlı tüketilecekse, hamurlu ve şerbetli özellikte olanların yerine sütlü tatlılar tercih edilmelidir. Gazlandırılmış içecekler ve hazır satılan meşrubatlar, yüksek kalorili olmaları ve koruyucu kimyasal madde içerikleriyle sağlıksızdır. Bunların sürekli olarak tüketimi de kilo alımına yol açar, insülin direncini olumsuz etkiler. Hazır içecekler yerine evde yapılmış limonata, vişne suyu, naneli ayran gibi sağlıklı alternatifler tercih edilmelidir. Sıcak yaz günlerinde hem serinleterek ferahlatan hem de gereksiz kalori almanın önüne geçen içeceklerle sağlıklı bayram sofraları hazırlanabilir” diye konuştu.

 

  “Liften zengin besinler tüketin”

  Ramazan’da beslenme düzenine bağlı olarak bağırsak hareketlerinde yavaşlama ve kabızlık gibi şikayetlerin de sıklıkla yaşandığını anlatan Diyetisyen Çilek, şu uyarılarda bulundu:

  “Halk arasında ‘huzursuz bağırsak sendromu’ olarak da bilinen ‘irritabl bağırsak sendromu’ olan kişilerin yaşam kalitesi önemli oranda etkilenir. Bu nedenle liften zengin taze meyve ve sebze tüketimine özen gösterilmelidir. Devam eden bağırsak problemleri ise mutlaka gastroenteroloji uzmanı tarafından değerlendirilmelidir. Uyku kalitesinin, iştah yönetimi ve hormon dengesi ile doğrudan ilişkisi olduğu bilinen bir gerçektir. Bu nedenle ramazanda beslenme alışkanlıkları ile birlikte değişen uyku düzenini de yeniden eski haline getirmek için bayramla birlikte uyku düzenli yeniden oluşturulmalıdır. Gece 23.00 ve sabah 05.00 saatleri arasında uykuda olmaya, bu saatler arasında beslenmemeye dikkat etmek gerekir. Ramazan’da oruç nedeniyle daha az hareket edilmekte ve enerji harcanmaktadır. Asansör yerine merdivenleri kullanmak, gece kısa yürüyüşler yapmak, her zaman araba kullanmak yerine bazı ihtiyaçlar için yürümeyi tercih etmek, ramazan sonrasında metabolizma hızının düzenlenmesi için yararlıdır. Bayram süresince yapılacak ziyaretlerde de kısa mesafeleri yürümek, vücuda direnç kazandıracaktır.” 

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Sağlık Haberleri