Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, 14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla düzenlenen programa katıldı. Sağlık hizmetinin hem bedenen hem ruhen çok güçlü ve sağlam olmayı gerektiren bir hizmet olduğunu belirten Demircan, ''Türkiye’nin dört bir yanında, en ücra köşelerinde, en zor koşullarda insanlara hizmet veriyoruz. İnsanların yardım çığlığına kulak veriyoruz. Dünyanın dört bir yanında mazluma umut oluyoruz. Her şeyden önce insanlığımızın ve vicdanımızın gereği olarak gece gündüz hizmet vermeye çalışıyoruz. Hem bedenen hem ruhen çok güçlü ve sağlam olmayı gerektiren bir hizmet'' şeklinde konuştu.
Türkiye’nin son yıllarda sağlık alanında büyük mesafeler katettiğini vurgulayan Demircan, ''Vatandaşımızın memnuniyeti yüzde 40’lardan yüzde 75’lere ulaştı. Gelinen nokta elbet ki hükümetimizin politikaları ve sağlık alanında yapılan doğru yatırımlar, doğru tercihlerin yanında sizlerin ve sağlık çalışanlarının eseridir. Sağlıktaki memnuniyeti yüzde 100’lere taşımak hedefimizdir, görevimizdir. Siz bu hedefe inanmış ve taşın altına elinizi koymamış olsaydınız bugün bu güzel tabloya ulaşamazdık'' ifadelerini kullandı.
''SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZA UYGULANAN ŞİDDET BİZİ FEVKALADE ÜZMEKTEDİR''
Sağlık çalışanlarına yapılan saldırıların kendilerine yapıldığını söyleyen Demircan, ''Bazı kendini ve haddini bilmezler sağlık çalışanlarımıza karşı şiddet uygulayabiliyorlar. Bu da bizi insan olarak ve bir sağlıkçı olarak fevkalade üzmektedir. Yapılan saldırıları adeta kendimize yapılmış sayıyoruz. Bu kabul edilebilir bir şey değildir. Sebebi ne olursa olsun şiddeti kınıyoruz, lanetliyoruz. Daha etkin tedbirler almak ve sağlık çalışanlarımızın güvenliğini sağlamak da bizim sorumluluğumuzdur'' dedi.
Sağlıktaki başarılı yolculuğun eksikliklerin tamamlanarak devam edeceğini belirten Demircan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Sağlıkta dönüşüm yolculuğumuzu, sağlıkta gelişim, kalite ve sürdürülebilirlik zemininde devam ettiriyoruz. Kanun hükmündeki bir kararname ile bu sene 2017’den 2018’e gelirken sağlıktaki teşkilat yapımızı değiştirdik. Daha önceki çok başlılık kalktı, yerine ülkenin yönetim biçimindeki anayasal değişikliğe de uygun olarak sistemi tek merkeze bağlı, yani ildeki sağlık müdürlüğü çatısı altında topladık. Sorumluluğu da il müdürlüğüne verdik ve bu sorumluluk çerçevesinde hizmetlerimizi daha verimli, daha etkin bir şekilde sürdüreceğimize inanıyorum. Nasıl sağlık ekibi, hekiminden hemşiresine ve personeline bir ekip hizmetiyse, yönetim de aynı şekilde kendi içinde bir bütünlük arz eden bir ekip işidir. Sağlık çalışanlarımızın haklı olarak seslendirdiği sorunlarını gidermek için ne gerekiyorsa yapılmaktadır ve yapılacaktır. Bu konuyla ilgili gerekli hukuki düzenlemelerin çalışmaları sürüyor ve kanun paketimiz de Bakanlar Kurulunda sunum aşamasında. Bu aşamaların en kısa zamanda tamamlanıp, Mecliste büyük bir destekle çıkacağına inanıyoruz.''
Sağlık camiasının şeref dolu bir maziye sahip olduğunu dile getiren Bakan Demircan, ''1915’te Çanakkale’de şehit olan tıbbiyeliler nedeniyle 1921’de Mekteb-i Tıbbiye-i Şahane mezun verememiştir. Bu mirası bugün de ekiplerimiz ve sağlık çalışanlarımız Afrin’de aynı duygu ile sahiplenmektedir. Devletinin emrinde TSK’nın arkasında vatanına hizmet etmektedir. Sayın Cumhurbaşkanımızın ifadeleriyle, sağlık çalışanlarımız hayatın her alanında varlığıyla umudun adı olmuştur. Emeğinizle, samimiyetinizle insanlarımızın yüzünü güldüren siz değerli ekiplerimize her zaman şükran duyacağız. Bu duygularla sağlık kurumlarında veya halkımızın arasında gece gündüz, yaz kış, bayram tatil demeden çalışan, sağlık hizmeti sunan bütün sağlık çalışanlarımıza teşekkür ediyoruz."
Demircan, konuşmasının ardından 81 ilden gelen hekimlere teşekkür belgelerini takdim etti.