Sıvı elektrolit dengesinin değişmesi sonucu altta yatan hipertansiyon ve diyabet gibi hastalıkların yaz aylarında daha sık problemlere yol açabildiğini kaydeden Uzm. Dr. Turan, özellikle hipertansiyonu olan hastaların su ve tuz dengesini iyi düzenlemesi gerektiğini, az yağlı veya yağsız süt ve süt ürünleri, zeytinyağı, ayçiçeği yağı, mısır özü yağı gibi özellikle doymamış yağ asidinden zengin bitkisel sıvı yağlarla pişirilmiş yiyecekleri tüketmeleri gerektiğini söyledi. Uzm. Dr. Turan, ``Her gün posadan zengin 3-4 porsiyon çeşitli taze sebze ve meyve tercihleri, ince ve kalın bağırsağın düzenli çalışmasını sağlar. Mercimek, nohut, kuru fasulye gibi kuru baklagiller mutlaka sofrada olması gereken besinlerdir. Salam, sosis, sucuk gibi katkı maddeleri ve aşırı tuz içeren yiyecekler mümkün olduğunca tüketilmemelidir.Yaz mevsiminde özellikle diyabet hastalarının bol miktarda sıvı tüketmesi önerilmektedir. Kola, meyve suyu gibi kan şekerini yükselten içeceklerden uzak durulmalıdır. Çay, kahve gibi içecekler ise günlük sıvı alım miktarına dahil edilmemelidir. Glisemik indeksi yüksek olan karpuz, kavun, üzüm, şeftali, kiraz gibi yaz meyveler tercih edilirken, diyabet hastaları şeker oranı ve kalori miktarını göz önünde bulundurmalıdır. Bu özellikteki meyvelerin hiperglisemi yani kan şekerini yükseltici özellikleri bulunmaktadır” dedi.
"Pamuklu giysiler tercih edin"
Sıcak havaların stres, gerginlik ve aşırı sinirliliğe neden olabileceğine değinen Uzm. Dr. Hasan Turan, sözlerine şöyle devam etti:
"Bu da vücutta kan basıncı dengesini olumsuz etkileyen bir faktördür. Bu nedenle özellikle hipertansiyon hastalarının stres artırıcı aktivitelerden uzak durmaları yararlı olacaktır. Kafein ve alkol kan basıncının yükselmesine neden olabildiğinden özellikle yaz aylarında alkol ve kafein tüketimi sınırlandırılmalıdır. Yaz sıcakları, kan basıncının aniden düşmesine ya da yükselmesine neden olabilir. Kalp ve damar hastalarında, ileri yaştakilerde bu ani değişimler kalp krizi ile sonuçlanabilir. Güneş ışınları ile uzun süreli temas buna zemin hazırlayabilir. Bu nedenle özellikle kalp ve damar hastalarının sıcaklardan korunması, güneş ışınlarına direkt maruz kalmaması çok önemlidir. Bu hastalar, güneşin dik geldiği 11.00-16.00 saatleri arasında dışarıya çıkmamalı ya da serin ve gölge yerlerde bulunmayı tercih etmeli, gerektiğinde şemsiye kullanmaya dikkat etmelidir. Yaz sıcaklarında giyim şekli de dikkat edilmesi gereken önlemlerden biridir. Naylon içerikli ve teri emmeyen kumaştan yapılan giysiler, özellikle yaz sıcaklarında sağlığı tehdit edebilir. İçerisinde rahat hareket edilebilecek, açık renkli keten ve pamuk içerikli giysiler tercih edilmelidir. İç giysileri de pamuklu olmalıdır. Pamuk, teri kolayca emer ve vücudun toksik atıklardan korunmasını sağlar. Bunlarla beraber güneşten ve sıcaklardan korunmak için güneş gözlüğü, şapka kullanılabilir. Şapka kullanırken de mutlaka açık renkli olmasına özen gösterilmedir.”
"Besinlerin saklanma koşullarına dikkat edin"