Ekonomim yazarı Abdullah Tolu, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın son günlerde çok sayıda işletmeye, şirket araçlarının çalışanlar tarafından mesai saatleri dışında da kullanılmasını gerekçe göstererek vergi cezası kestiğini belirtti.
Buna göre Maliye Bakanlığı, çalışanlarına şirket araçlarını özel hayatlarında kullanma izni veren şirketlere, “sağlanan menfaatin maaş gibi gelir vergisine tabi olduğu” iddiasıyla vergi cezası kesmeye başladı.
Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Tolu, “Bize göre, Maliye’nin görüşü oldukça zorlama bir görüş. Tam olarak sinekten yağ çıkaran cinsten!” dedi.
‘ÇALIŞANLARIN CEBİNE GİREN BİR ŞEY YOK’
Tolu’nun yazısından öne çıkanlar şöyle:
“Gelir Vergisi Kanunu’nun ücretle ilgili 61. Maddesinin incelenmesinden de fark edileceği üzere, Kanunda ücretin tanımı çok geniş yapılmış olup, çalıştırılan kişilerle ilgili nakdi ve ayni her şeyin ücret tanımına dahil edilmesi mümkün. Bu son derece sakıncalı. Şirketler işlerinin gördürülmesi için belirlediği şartları taşıyan çalışanlarına araç tahsis ediyor ve giderlerini karşılıyor.
Bu tamamen iş ve işin gördürülmesi ile ilgili, çalışanların cebine giren bir şey yok. Bu nedenle, söz konusu giderlerin, çalışanlara sağlanan menfaat olarak değerlendirilmemesi gerekir.
‘ŞİRKETLERİN BİRAZ DAHA DİKKATLİ OLMALARINDA FAYDA VAR’
Örneğin, nasıl ki, cep telefonu, bilgisayar vb.nin şirket işlerinde kullanılmak üzere şirket yönetici ve personeline tahsis edilmesi, bunların eve götürülerek evde kullanılması ücret olarak değerlendirilmiyorsa, aynı amaçla tahsis edilen ve şirket işlerinde kullanılan araçların da yine hafta sonunda eve götürüldüğü veya bayramlarda kullanıldığı gerekçesiyle ücret olarak değerlendirilmemesi gerekir.
Aksi halde, yorumla ilgili ilgisiz her şey ücret tanımına dahil edilebilir. Yönetici ve personeline araç tahsisi eden şirketlerin bu süreçte biraz daha dikkatli olmalarında fayda var.
‘MALİYE, GÖRÜŞÜNÜ YENİDEN DEĞERLENDİRMELİ’
Maliye’nin ise binek otomobillerin giderleri ile ilgili olarak yapılan yüzde 70 – 30 kısıtlamasına ilişkin düzenlemeyi göz önünde tutarak, üst düzey yöneticiler ile personele (satış, pazarlama vb.) tahsis edilen araçların iş dışı kullanım (işe geliş̧ – gidiş, hafta sonu tatili, bayram tatili vb.) giderlerinin net ücret olarak kabul edilerek vergilendirilmesi gerektiği şeklindeki görüşünü yeniden değerlendirmesinde fayda var.”