Bu gün 10 Ocak Dünya çalışan Gazeteciler günüymüş. Kutlu olsun. Bu alanda emek sarf eden insanları bilinçlendirmek ve gündemi her pahasına en sıcak şekli ile tarafsız bir şekilde kamuya sunan her gazeteciyi de canı gönülden tebrik eder, muvafakiyetler dilerim.
İlk gazetenin basım hayatına başlayalı ve haliyle ilk gazetecilik faaliyetinin başlayalı aşağı yukarı olarak 322 yılı geride bırakmışız. Bu 322 yıllık süre zarfında kaç imparator, kaç devlet başkanı geldi gitti. Kaç diktatör toprak oldu bilinmez ama ilk gün değil sadece bundan 20 yıl öncesi ile günümüzü mukayese ettiğimizde bizim bile idrak etmekte zorlanacağımız akıl almaz seviyede değişimler olduğu su götürmez bir gerçektir.
12 Eylül 1980 asker darbesini bu gün gibi hatırlıyorum. O zaman ülkede gerçek anlamda gazete olarak faaliyet yürüten gazete sayısı bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar azdı. Olayın sabahında ve takip eden günlerde bu gazeteler söz birliği yapmış gibi aynı haberleri paylaşıyordu. Alım gücünün az olduğu o dönemde gazetelere ve haliyle doğru habere ulaşmak da çok kısıtlı idi. İlçemizde bulunan bir kırtasiye dükkânının önünde kuyruklar oluşur gazete almak için insanlar sıraya girerdi.
Günümüze gelindiğinde ise artık gazete okuyan insan sayısı bu sefer tam tersi istikamete döndü. Yüzdeye vurulduğunda belki gazete okuma oranı % 5 lere gerilemiş durumdadır. Artık her kesin evinde televizyon, bilgisayar gibi cihazlar bulunmaktadır. Bu cihazlara bile ihtiyaç duyurmayacak cep telefonları dünyanın öbür ucunda cereyan etmiş bir olayı veya bir haberi dakikalar içinde haberdar olmamızı olanak sağlamıştır.
Çok zor şartlar çerisinde haber yapıp insanları bilgilendiren eski gazeteciler ile sadece telefona kayıt ettiği birkaç dakikalık videoyu dijital mecraya bir tuşla yükleyen günümüz gazetecileri arasında dağlar kadar fark vardır. Günün şartları ne olursa olsun gerçek anlamda kamu yararına haber yapan tüm gazeteciler hep var olsun inşallah.
Gazetecilik kutsal bir meslektir. Bu kutsal mesleği icra eden tüm gazeteciler de bu kutsal görevi yerine getirirken bu ulvi görevin yüceliğinin farkında olmalı ve kesinlikle tarafsızlık ilkesini korumalıdır. Yanlış bir haberin infiale yol açtığı defaatle görülmüştür. Gazetecinin görevi ne olursa olsun 5N+1K kuralını yüzde yüz uygulamaktır.
Peki nedir bu 5N+1K ?
NE
NEREDE
NE ZAMAN
NASIL
NİÇİN ve KİM
Bu alışagelmiş gazetecilik kuralı olayı tüm boyutları ile anlamamızı sağlayacaktır. Bu kural tıpta edilen yemin kadar kutsal kabul edilmelidir. Bu şekilde görev yapan tüm basın emekçilerine tekrar selam olsun.