Türkiye Barolar Birliği ve barolar yaptığı ortak yazılı açıklamada, vahim olay hakkında etkin bir soruşturma yürütülmesini talep ederek şu ifadelere yer verdi:
“İstanbul ve Tekirdağ’da yenidoğan bebeklerin sağlık hizmetleriyle ilgili yapılan dehşet verici işlemler ve bu işlemler üzerinden gerçekleştirilen yolsuzluk iddiaları, kamuoyunda derin bir üzüntü ve öfke yaratmıştır.
Özel hastanelerin yenidoğan yoğun bakım ünitelerine sevk edilen bebeklerin, tedavi süreçlerinin kasıtlı olarak uzatıldığı, bu süreçte sağlık personelleri ve bazı kamu görevlilerinin de bu yolsuzluk zincirine dahil olduğu iddiaları, toplum vicdanını derinden yaralamaktadır. Bebeklerin yaşam mücadelelerinin haksız kazanç elde etme aracı haline getirilmesi, insanlık onuruna aykırıdır.
Bu skandalda, bir cumhuriyet savcısının makamında tehdit edildiği ve yargı makamlarına baskı yapılmaya çalışıldığına dair ortaya çıkan görüntüler, hukuk devleti ilkesine tamamen aykırı olup kabul edilemez bir durumu ortaya koymaktadır. Kamuoyunda yenidoğan çetesi olarak bilinen bu yapının daha önce de benzer başka faaliyetlerde bulunmuş olma ihtimali ciddi şekilde araştırılmalıdır.
Bu iddialarda ismi geçen hastanelerin faaliyetlerini durdurma işlemlerinde, tedavisi devam eden hastaların sağlık hakkı ile iddialarla ilgisi olmayan çalışanların haklarına zarar verilmeksizin tedbirler alınmalıdır.
İnsan yaşamını ve özellikle de savunmasız bebeklerin yaşamını hiçe sayarak maddi kazanç elde etmeye çalışan bu yapının üzerine kararlılıkla gidilmesi gerektiğine inanıyoruz. Yargı makamlarının bağımsızlığına ve dokunulmazlığına yönelik her türlü tehdit ve baskıya karşı olduğumuz gibi, hukuk devleti ilkesinin korunması en temel önceliğimizdir.
Biz Türkiye Barolar Birliği ve aşağıda imzası olan barolar; vahim olay hakkında etkin bir soruşturma yürütülmesini talep ettiğimizi ve hukuki sürecin sonuna kadar takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz.”