Şanlıurfa’nın Suruç ilçesinde bir çiftçi, kurumak üzere olan pamuk tarlasına su gelmeyince 1972 yılından kendisine miras kalan su motorunu tamir ederek geleneksel sulama yöntemiyle tarlasını sulamaya başladı.
GAP eylem projesi kapsamında 2010 yılında yapımına başlanan ve 5 yıl sonra Atatürk Barajı’ndan başlanarak 17 kilometrelik tünelle Suruç’a verilen su, ovanın binlerce yılık sulama hasretini sona erdirmişti. Proje ile bu yıl tarlalarına su verileceği vaadiyle ikinci ürünü ektiklerini belirten çiftçiler, iddiaya göre bekledikleri suyu alamayınca bu kez kurumak üzere olan ekinlerini kendi imkanları ile kuyulardan çektikleri su ile sulamaya başladı.
Çiftçi Ali Şimşek, Suruç ilçesine bağlı Yolboyu kırsal Mahallesi`nde kira ile dönümünü 750 TL’den tutuğu 70 dönümlük pamuk tarlasının kurumak üzere olduğunu belirterek, 1972 yılından kalma sulama motorunu kendi imkanları ile onarıp kuyudan su çektiklerini söyledi. 46 yıllık sulama motoruyla kuyudan su çekerek zor şartlar altında sulama yaptıklarını aktaran çiftçi Şimşek, bu yöntemle günlük 500 liralık mazot yaktıklarını ifade etti. Şimşek, Suruç’ta `tarımda sulama` sorununun olduğunu iddia ederek, yetkililerden kendilerine su verilmesini istedi.
“Ekinimiz kuruyor, perişan haldeyiz”
70 dönümlük pamuk tarlasının kurumak üzere olduğunu belirten çiftçi Ali Şimşek, “Biz arıza var diyoruz, su alamıyoruz, diyorlar rotasyon. Biz bu tarlaları dönümünü 750 TL’ye kirayla tuttuk. Baraj suyunun bize verileceğine güvenerek tuttuk. Baraj suyu için rotasyon diyorlar. Bu rotasyon nedir, bilmiyoruz. Rotasyon her yıl rotasyon, Suruç`a su geldiğinden beri bize doğru bir şekilde su verilmedi. Şu an tarla hasat zamanı fakat pamuğumuz sulanmadığı için kurumayla karşı karşıya kaldı. Verim hasat zamanı olmasına rağmen daha bizim pamuğumuz koza bile tutmamış. Olan çiçekler de su verilmediğinden dolayı yere dökülüyor. Perişan bir haldeyiz. Devlet büyüklerimize sesleniyorum. Biz burada hangi kapıya gittiysek bize olumsuz cevap verdi. Bize ‘vekil beyin yanına gidin’ diyorlar. Vekil beyin yanına gittik o da, ‘üst mercilere git’ dedi. Yukarıya kimin yanına gidelim. Cumhurbaşkanımızın yanına gitmeye gücümüz yok ki oraya gidelim. Suruç’un su derdi bu şekilde görüyorsunuz. Şu an kendi kaynağımız, kendi çabamız ile yeraltı kuyusundan çektiğimiz suyla sulama yapıyoruz. Günlük 500 lira mazot yakıyoruz. Yarın öbür gün diyecekler su parası, 168 TL dönüm başına bizden su parası alıyorlar. Zaten bizde bu tarlanın dönümünü 750 TL’den kiraya tutmuşuz. 500 TL’de masraf oluyor. 168 TL’yi de su parasını versek hiçbir verim alamayız. Halimiz budur görüyorsunuz. Perişan bir haldeyiz, devlet büyüklerimize sesleniyorum. Bir an önce bu Suruç’un su sorununa bir çözüm bulunsun. Rotasyon mudur nedir, buna bir çözüm bulunsun. Akçakale yolunda sular hep boşuna akıyor. Millet burada perişan haldeyken sular orada boşuna akıyor. Orada israf edilen su ile ilgilenen bir yetkili yok. Arızayı yapan yok. Ekinimiz kurudu mu biz de kururuz” dedi.
1972 yılından kalma sulama motoru ile tarlasını sulamaya başladı
Şimşek, “Motor 1972 modeldir. Hiçbir parçası bulunmuyor. Kendi imkanlarımızla ve yöntemlerimizle tekrar onardık. Şimdi bu motorla sulamamızı yapıyoruz. Ne zaman arıza vereceği de belli değil. Arız verirse artık Almanya’dan mı parçayı getiririz, Rusya’dan mı getiririz bilemiyoruz. Şimdilik bu şekilde idare ediyoruz, tabi bu ne kadar sürer, motor ne kadar dayanır, bilemiyoruz. Arıza ekibini arıyoruz, bizimle ilgilenmiyor. Devlet büyüklerimizden su problemimiz için yardım bekliyoruz. Biz de kazanmak istiyoruz. Devletimize kazanarak destek olmak istiyoruz” diye konuştu.