Cizre`de"Cudi Dağı Ceylan Yerleştirme Sahası Projesi" Bilgilendirme Toplantısı Düzenlendi

Cizre’de Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü "Cudi Dağı Ceylan Yerleştirme Projesi" bilgilendirme toplantısı düzenlendi.

         Tarım ve Orman Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Cizre’de düzenlemiş olduğu "Cudi Dağı Ceylan Yerleştirme Projesi" bilgilendirme toplantısına katılan Şırnak Valisi Ali Hamza Pehlivan, bu canlı türlerini Şırnak’ta dağlarında,ovalarında gezdiğini görelim,ateş etmeyelim fotoğrafını çekelim.Görüntü avcılığı yapalım.Çünkü bu güzelim hayvanlarımız doğada olmasaydı bu güzelim fotoğraflar çekilemeyecekti.”dedi.

         Hükümet Konağı Konferans salonunda düzenlenen toplantıya Şırnak Valisi Ali Hamza Pehlivan,Cizre Kaymakamı ve Belediye Başkan V. Davut Sinanoğlu, Silopi Kaymakamı Sezer Işıktaş, Doğa Koruma ve Milli Parklar 3. Bölge Müdürü İsrafil Erdoğan, İl Emniyet Müdürü Mustafa Emre Başbu, İl Jandarma Komutan Yardımcısı Mustafa Çetin, Cizre İlçe Emniyet Müdür V. İbrahim Karagöz, Cizre İlçe Jandarma Komutanı Okan Talay, Görümlü Belde Belediye Başkanı Ruşen Tellioğlu, Çalışkan Belde Belediye Başkanı Nadir Tosun,  Doğa Koruma ve Milli Parklar İl Müdürü Orhan Kalay, muhtarlar ve kurum personelleri katıldı.

“Cudi Dağı Ceylan Yerleştirme Sahası Projesi” Bilgilendirme Toplantısında açılış konuşmasına müteakiben sunum yapan Doğa Koruma ve Milli Parklar Şanlıurfa Bölge Müdürü İsrafil Erdoğan; Şırnak ilimiz bölge müdürlüğümüz ötesinde bulunan altı ilimizden sorumluluk alanımızdaki illerimizden bir tanesi. Bugünkü toplantımızın maksadı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğümüzün bizim asil faaliyetlerimizin arasında bulunan tabi hayatın desteklenmesin maksadı ile Türkiye’nin değişik yerlerinde kurmuş olduğumuz üretim istasyonlarındaki üretmiş olduğumuz yabani hayvanların tabiata salınması ile alakalı.Şanlıurfa’da kurulan ceylan koruma sahasında yapılan çalışmalarla daha önce mezoptamya bölgesinde Mardin ve Şırnak illerinde de var olduğunu bildiğimiz.Tarihi kayıtlardan,geçmiş arşivlerden,arazide yapılan çalışmalardan,yaşlı insanlarla yapılan görüşmelerden hatta uğur getirsin diye boynuzlarının ev kapılarının üzerinde asılı olmalarından Ceylanların önceki yıllarda buralarda da bulunduğu resimlerle ıspatlandı.

Bölge müdürlüğü olarak Ceylanları Mardin ve Şırnak illerine dağıtmaya karar verdik

Şanlıurfa’da kurulan ceylan üretim sahasında ürettiğimiz ceylanları belirli zaman içerisinde yavrulamalarını. Yavrulamaları bittikten sonra o yıl üremiş ve çoğalmış olan bir kısım ceylanı olduğu yerde biz tabiata bırakıyorduk. Orayı da biz yaban hayatı geliştirme alanı olarak ta ilan etmiştik. Burada tabiata bıraktığımız ceylanlar dokuz yüz bireye ulaştı. Orada yaban hayatı geliştirme alanı olarak tescil ve ilan ettiğimiz, oradaki köylülerimizin desteği ile ceylanların sayısını duygunluk seviyesine kadar getirmiş olduk. Ondan dolayı orada üretilmiş olan ceylanları biz artık aynı sahaya salmamaya karar verdik. Bölge müdürlüğü olarak Mardin ve Şırnak illerinde de görülen bu ceylanları biz buralara dağıtmaya karar verdik. Bugünkü toplantımızın amacı kendi planlarımız arasında olan bu projemizi sizlerle paylaşmak. Sizlerin desteği ile genel müdürlüğümüzle görüşüp bu projeyi Şırnak’ta hayata geçirmeye çalışacağız. 

Ceylanlar sadece Şanlıurfa’da değil Mardin’de de olsun, Şırnak’ta da olsun.

İdil’de genel Müdürlüğünün oluru ile sahaya saldığımız salınan on ceylanın doğaya salındığını ifade eden Erdoğan,ama maalesef bu ceylanlar ertesi sabahı göremediler.Yani bir gecede on tane ceylan bir gecede vuruldu.Bir kısmı götürüldü bir kısmı da alanda kaldı.Ama biz istiyoruz ki Ceylanlar sadece Şanlıurfa’da değil Mardin’de de olsun,Şırnak’ta da olsun.Bundan önceki yıllarda buralarda görülen ceylanlar tekrardan buralarda görünsün.Biz istiyoruz ki çocuklarımız,sizler dedelerimizin,babalarımızın doğal ortamlarında görmüş olduğu bu hayvanları yeniden görelim.Şırnak,Mardin bölgemizde bulunan bütün yerler bu güzelliklerle anılsın.İnsanlar bunların tabiattaki fotoğraflarını çekmek için gelsin buralara.

Bu toplantının bir başka amacı da Kelaynak kuşları için Şırnak’ta bir istasyon kurmak olduğunu belirten Erdoğan, Dünya’da sadece bir tek Kelaynak üretim yerinin olduğunu o yerin de Şanlıurfa’nın Birecik ilçesi olduğunu söyledi. Erdoğan,”Kelaynaklardan bir kısmını buraya alıp,burada yeniden kelaynakları üretmeye çalışalım.Şırnak’ın da Şanlıurfa’nın Birecik’i gibi ileri de Kelaynaklarla da anılmasını,isminin öne çıkmasını arzu ediyoruz diye konuştu.

Şırnak Nuh’un Gemisi ile özdeşlemiş

Şırnak ilinin Nuh’un gemisi ile özdeşleştiğine burgu yapan Şırnak Valisi Ali Hamza Pehlivan, “Nuh’un gemisinin elbette ki birçok anlamı, mesajı var. İnsanın, İnsanlığın, İnsanoğlunun adeta yeniden doğuşunu simgeliyor. Bununla birlikte bütün canlı türlerinin, biyolojik çeşitliliğinde bir numunesini teşkil ediyor. Nuh’un gemisi Cudi’de karaya oturduktan sonra bütün canlı türleri çifter çifter doğa salınmak sureti ile hayatı yeniden yeşertiyorlar”.

         İnsanın doğada yaşantısını diğer canlı türleri ile birlikte sürdürdüğünü ifade eden Pehlivan,”elbetteki eşrefi mahlukat dediğimiz insanoğlu yani yaratılmışların en şereflisi.Ama buradaki şeref ifadesi diğer canlı türlerine gösterdiği saygıyla da orantılı bir şey.Biz eğer diğer canlı türlerine yaşam hakkı tanımazsak aslında kendi yaşam alanımızı daraltmış ve yaşam kalitemizi de düşürmüş oluruz.Bu güzelim Hayvanlar doğanın süsü ve hepsinin muhakkak ki bir işleri var.Çünkü yüce Allah bütün canlı türlerini yaratırken muhakkak ki onlara doğada biz vazife,bir sorumluluk,bir işlev vermiştir ve doğa seleksiyonu dediğimiz süreç içerisinde zaten canlılar arasında bu denge kendiliğinden sağlanıyor.İnsanoğluna da avlanma ve benzeri şeylerde kanunlar çerçevesinde bazı haklar da verilmiş.Ama avlanmak ayrı bir şey katliam apayrı bir şey.Eğer katliam ve yok etme mantığı ile yaklaşılırsa bir gün gelir artık doğada bu hayvanları göremeyiz ve avlanma gibi bir olguda hayatımızdan çıkmış olur.

Doğadaki Canlılara Saygı Kendimize Olan Saygının Göstergesi

         Huzur ve Güven ortamının memnuniyetini duyduğumuz bu günlerde istiyoruz ki kelaynak kuşlarımızda doğada özgürce uçsunlar. Ceylanlarımızda özgürce ve rahatlıkla doğada çoğalsınlar. Çünkü stresten, korkudan çoğalma konusunda itina ediyorlar bu hayvanlarımız. Dolayısı ile hayat bir bütün, bu bütünlüğü bu canlı türlerini korumak sureti ile pekiştirmemiz icap ediyor. Aslında doğadaki canlılara saygı kendimize olan saygının göstergesi. Onları korumak kendi yaşamımızı korumak anlamına geliyor.”dedi.

Ateş etmeyelim fotoğrafını çekelim

Vali Pehlivan,Doğa Koruma ve Milli Parklar Bölge Müdüründen bütün Şırnak ili adına özelliklede bu faaliyetlerin başlatılacağı Cizre,Silopi,İdil ve buralardaki doğal yaşam alanları ve bu alanlardan sorumlu birimlerimiz,kurumlarımız ve vatandaşlarımız adına bu çalışmadan geriye durmamalarını rica etti.İnşallah kısa ve orta vadede bu canlı türlerini Şırnak’ta dağlarında,ovalarında gezdiğini görelim,ateş etmeyelim fotoğrafını çekelim.Görüntü avcılığı yapalım.Çünkü bu güzelim hayvanlarımız doğada olmasaydı bu güzelim fotoğraflar çekilemeyecekti.Dolayısı ile işe ekonomik boyutu ile baktığınızda sadece onlara ateş etmek sureti ile avlanmak değil foto safari denen faaliyetler var.Doğada bu canlılar olsun ki foto safari yapan gurupları biz davet edelim ve doğada gezsinler.Fotoğrafla birlikte işin sanatsal boyutu da var tabiî ki.Bu tür faaliyet ve etkinliklerle ilimiz inşallah ön plana çıksın.

         Kelaynaklar için Şırnak’ta yaşam alanı oluşturmaya yönelik Kasrik Boğazı veya Cehennem Deresinin uygun yerler olabileceğini ifade eden Vali Pehlivan,adı cehennem deresi ancak bu tür canlı türlerini orada yetiştirirsek orasını cennet deresine de dönüştürmüş oluruz dedi. 

Cudi Dağı Sefine Bölgesini İhya etme Planı ve Arzumuz var

Nuh’un gemisi ile anılan Cudi Dağının gerek coğrafi gerekse tarihi geçmişi itibari ile Cudi Dağı’nın çok önemli bir dağ olduğunu ifade eden Pehlivan,”buraya ileriye dönük tabiat parkı, milli park gibi çalışmalar olabilir mi diye bazı tespitlerde yapılıyor. Oraya bir ulaşım yolu sağlayıp inşallah eskiden vatandaşlarımızın gittiği gibi yeni vatandaşlarımız Sefine bölgesine gitsin istiyoruz. Çünkü maalesef birçok alanda tahribat yapmış olan bölücü terör örgütü insanlarımızın oraya gitmesine mani olmu. Ama hikâyelerden dinliyoruz.30–40 yıl öncesine kadar oraya gidip hatta birkaç hafta kalan vatandaşlarımızın olduğunu inşallah o bölgeyi de yakın gelecekte hep birlikte ihya etme planımız ve arzumuz var. Cudi hem Nuh’un gemisi, hem biyolojik çeşitliliği, doğası, meraları ve canlı türleri ile orada farklı etkinlikler gerçekleştirmek nasip olur.” diye konuştu.