Giderken Üşüyorlardı, Gelirken De Üşüyorlar
Özel Haber (Sipan Bayram) - Yayların ne ilk baharı nede son baharı düz ovalarınkine benzemediğini ifade eden göçerler “bu yüzden yaylara çıkarken de yaylalardan inerken de üşüyoruz.”1980 li yılların yaşam şekli devam ediyor konargöçer olarak yaşamlarını sürdüren göçerler, hayvanları ile zorlu bir yolculuk yapıyor.
Şırnak’ta bin yıllık konargöçer yaşam tarzını sürdüren Göçerler, Şırnak’ a bağlı faraşin yaylası, Hakkâri ve Van yaylalarından kışı geçirecekleri Şırnak’ın Cizre, Silopi Ve İdil ilçelerine gelmeye başladı. Günümüz 21. yüzyılda Yörüklerin yaşamı görenleri şaşırtırken, zor şartlarda yaşayan Göçerlerin bazıları yerleşik düzene geçme yolunda.Göçerlerin büyük bölümünün yerleşik hayata geçmesinin ardından yüzyıllardır süren konargöçer kültürünün temsilcileri olan göçerler, Faraşin,kato, meydan zengil ve Vandaki yaylaların yolunu tutan Göçerler, havaların yavaş yavaş soğuma başlamasıyla dönüş telaşına girdi. Bu yaşamın kendilerine dedelerinden geldiğini söyleyen Göçerler, “Bu ülkede bu kültürü bilen de çok fazla yok. Herkes şimdi internet çocuğu olmuş, internet ülkesi olmuşuz. Biz halen bu kıl çadırda yaşıyoruz. Bizim evimizde, bağımızda, bahçemizde bu kıl keçi ile çadır. Aile bireyleri olarak toplu olarak yaşıyoruz. Öyle yaşamak zorundayız çünkü hayvanları tek kişi kontrol edemez. Hayvan sayısına göre 3 kişi, 5 kişi onların başında olmalı. Zorlandığımız yerlerden biri de eğitim ve sağlık. Birde göç ederken yollarda sıkıntılar yaşıyoruz" ifade ettiler.Bugün herkesin bırakmayı istediği bir meslek olduğunu dile getiren Göçerler, "Kim ister böyle şartlarda yaşamayı. Yani bu baya cesaret isteyen bir olay. Biz burada yılanla, çıyanla iç içe yatıyoruz. Sağlık sorunlarımız olabiliyor. Dağ başında yaşıyoruz. Kolay değil dağ başında yaşamak. Bakıyorsunuz çocukların okulu var, onların masrafı var, çocuklar evlenecek diyorsun bir sene daha, bir sene daha diye diye ömrünüz bitiyor.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.