35 Yıl Sonra Sırtüstü Uzanmanın Keyfini Çıkardı
Suriye’de yaşanan iç savaş sonrası ailesi ile birlikte Mardin’e göç eden Nure Kartal, küçük yaştan itibaren kamburluk ve skolyoz hastalığı ile hayatını sürdürdü. Yaşamının her döneminde sırtındaki yükü taşımak zorunda kalan Kartal, Mardin’e gelerek Süleyman Kartal ile tanıştı. 2015 yılında hayatını Süleyman Kartal ile birleştiren Nure Kartal, tehlikeli olmasına rağmen çocuk sahibi olmak istedi. Evliliklerinin 2. yılında büyük bir zorlukla dünyaya getirdiği çocuğunu kucağına alan Nure Kartal, artık sırtındaki yükü bırakmaya karar verdi. Mardin’de gittiği hastanelerden olumsuz sonuç alan Nure Kartal ve eşi, daha sonra Diyarbakır’ın yolunu tuttu. Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji bölümünün yolunu tuttu. Burada Yrd. Doç. Dr. Ramazan Atiç’e görünen Nure Kartal, vakit kaybedilmeden ameliyata alındı. İlkin sırtına vidalama işlemi yapılan Kartal, daha sonra başarılı geçen ameliyatın sonunda 140 derecelik kamburundan da kurtuldu. Kartal, şimdi 35 yıldır yapamadığı sırtüstü uzanmanın keyfini çıkarıyor.
Kamburluğu gitti,
Yapılan ameliyat ile ilgili bilgi veren Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastaneleri Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı Omurga Cerrahisinde görevli Yrd. Doç. Dr. Ramazan Atiç, 44 yaşındaki hastalarının 6 ay önce kliniklerine geldiğini söyledi. Hastanın 140 derecelik kamburluğu ve skolyozunun olduğunu gördüklerini belirten Yrd. Doç. Dr. Atiç, “Yaklaşık 7-8 sene önce bir müdahale yapılmış kendisine ama eksik bırakılmış, sadece vidalama yapılıp o şekilde deformasyonu düzeltmeden devam edilmemiş, bu açıdan da cerrahisi zor olan bir vakamızdı. Hastamız yaklaşık 30-35 yıldır sırtüstü yatamıyordu, yapılan operasyonun ardından rahatlıkla sırtüstü yatabilir pozisyonda. Kamburluğu ve skolyozu çok ileri derecede olduğu için bu ameliyatın çok riskli olduğunu hastaya ve hasta yakınlarına ifade ettik, onlar da bu riskleri kabul ederek ameliyat olmayı istediler. Bu şekilde ameliyatı gerçekleştirdik. Şu anda 50 derecelik bir kamburluğu var, normal sınırlara indirebildik. Nörolojik olarak herhangi bir kaybımız yok. Hastamız sırtüstü yatabiliyor, genel durumu da gayet iyi. Bu ameliyatın ek eğitim almış uzmanlar tarafından yapılması gerekiyor. Bu hastamızın da derecesi çok yüksek olması nedeniyle riski de o oranda fazlaydı. Bu ameliyatı riskinden dolayı Türkiye’de birkaç hastane tek yapabilir. Riski göze almak bizim için de hasta içinde kolay değil. Hasta o riski göze alarak bu konuda klinik olarak 5-6 yıldır başarılı bir şekilde bu ameliyatları yapabiliyoruz. Tabi ki bu kadar üst düzeydeki ameliyatı da ilk defa yapmış olduk, başarılı da olduk. Hastamızın da hem yatma açısından hem de 10 santimetrelik boy uzaması elde edildi, hastanın konforu çok iyi oldu” dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.