Molla Mahmut BİLGE (Müftü)

Molla Mahmut BİLGE (Müftü)
Cizre'de 1904 (Hicri 1320) yılında doğmuştur. Botan bölgesinin tanınan âlimlerinden Molla Abdurrahman Nuri Hoseri’nin (Huseri) oğludur.

Babası Molla Abdurrahman, Osmanlı döneminde resmi müderris olarak görev yapmış ve Botan bölgesinde birçok ulemaya ve büyük zatlara ilmi icazet vermiştir. Müftü Molla Mahmut Bilge babası Molla Abdurrahman Huseri’nin yanında ders almıştır. Arapça, Farsça dini derslerinin tamamını babasından görmüştür. Ve on sekiz yaşında ilmi icazetini de yine babası Molla Abdurrahman Nuri Huseri’nin yanında almıştır. Mahmut Bilge aynı zamanda resmi eğitim de almıştır. Cizre'de Rehberi Terakki ilkokulundan mezun olmuştur. Ortaokulu da bitirir. Bilge, daha sonra yaklaşık 28 yıl sürebilecek bir memuriyet hayatı yaşar. 1920 (H 1.3.1336) de öğretmen vekili olmuştur. Daha sonra gerekli sınavlardan sonra öğretmen olmuştur. 1 Ekim 1929 yılında öğretmenlikten istifa ederek, daha sonra 1930 yılında Cizre Belediye katibliği ve veznedarlığına getirilmiştir. Daha sonra 1934 yılından itibaren Nusaybin, Kızıltepe, Cizre ve Mardin merkezinde nüfus memurlukları ile nüfus başkalipliğini yürütürken, kendi arzusu ile diyanet görevini almak ister. İmamlar imtihan kurulu tarafından Müftü olarak seçilir. 31 Ekim' 1948'de Cizre Müftüsü olarak işe başlar. 1969 yılında Birecik ve sonra Silopi de müftülüklerde bulunan Mahmut Bilge, kendi arzusu ile emekliye aynlır.

whatsapp-image-2023-08-26-at-14-17-34.jpeg

İyi bir alim, hatib, belağat sahibi, şair ve yazar olan Mahmut Bilge, tüm çevrece ün saldıgı gibi, yurt içinde ve yurt dışında da tanınır. El Ezher İslami Üniversiteye dahi fetvalar göndermiştir. Molla Mahmut'un namının Mısır'daki el-Ezher'e kadar ulaşmış ve kendisi oraya fetvalar göndermiştir. "Hac yapmak için Mekke'ye giden Cizreli bir kafile orada el-Ezher alimleri ile karşılaşır. El-Ezher alimleri bu hac kafilesinin Cizre'den geldiğini duyunca onlar Molla Mahmut'u sorar. O sıralarda Molla Mahmut vefat etmiştir. El-Ezher alimleri bunun üzerine her yıl İslam alimlerinin katılımıyla düzenledikleri şuraya Molla Mahmut'u da çağırdıklarını ancak o yıl gelmediğini belirtirler ve El-Ezher alimleri Molla Mahmut'un ilmiyle Botan bölgesinde ilk sırada yer aldığını ifade ederler.

ESERLERİ:

1 - Ay Risalesi

2 - Nuh (A.S.) ve Tufan

3 - Resülü Ekrem (Muhammed Mustafa'nın Nüfus Hüvlyet Cüz¬danı)

4 - Kıyamet Risalesi

5 - Öldükten sonra dirilmek.

6 - Kur'an-ı Kerim'deki kıssalardan hisseler.

7 - Yez1diler

8 - Cin Risalesi

9 - İslamlıkta itikadi fıkra ve şubeler.

10 - Hac Kılavuzu.

11 - Rüya Kitabı.

12 - Feraiz Kitabı.

13 - Bürdüye kasidesinin tercüme ve şerhi.

14 - Münferice kasidesinin tercüme ve şerhi.

15 - Banet Suat kasidesinin tercüme ve §erhi.

16 - Kur'an-ı Kerim'e ait muhtelif bilgiler ve tahliller.

17 - El Cezeri'nin Tecvldi, tercüme ve şerhi

18 - Cezaevinde vaazlarun.

Rahmetli Müftü Molla Mahmut Bilge, pek çok eser kaleme almıştır. Fakat hayattayken sadece üç eseri basma imkânı bulmuştur: Ay Risalesi (Ankara 1963), Nuh (a.s) ve Tûfanı (Ankara 1963), Resûl-ü Ekrem Muhammed Mustafa’nın Nüfus Hüviyet Cüzdanı (Ankara 1965). Vefatından uzun bir müddet sonra 2002 yılında "Yezidîler: Tarih-İbadet-Örf ve Âdetler (nşr. Ahmet Taşgın, Ankara 2002)" adlı eseri de ailesi Behiye ve Salih Bilge tarafından bastırılmıştır.

1963 yılında, Ankara'da Ay Risalesi adlı 200 yapraklı bir kitap bastırmıştır. İslam aleminde çok değeri bulunur. Daha Amerika Ay'a gitmeden 10 yıl önce insanların Ay'a gidebileceğini hem dini hem de fenni açıdan ilimle isbat etmiştir. Bu kitabı bastırıp satışa çıkardığında birçok kişi Kur'anın ne kadar ilim ihata ettiğini düşünmeden, bunun gayri İslami bir şey olduğunu zannederek, cephe tutarlar. Halbuki Mahmut Bilge (R.A.) yılmadı, söyledi ve söyledikleri gerçeklşti. Bilge, Ay Risalesi'ni yazma sebebi ise o dönemlerde Soğuk Savaş yıllarında ülkeler arasındaki dengeleri göz önünde bulundurduğumuzda bu dengeler artık uzaya kadar taşınmıştı. İnsanlar şunu soruyordu, peki insan Ay’a çıkabilecek midir? Bu hem dinen hem de fennen mümkün müdür? Müftü Molla Mahmut Blige, gittiği her yerde devamlı bu sorular ile karşılaştığını ifade eder. Bütün bu sorulara bir toplu cevap mahiyetinde Ay Risalesi adlı eserini yazdığını ifade etmektedir. Ay Risalesi’ni 1959'da yazmıştır. Fakat basma imkanı Ankara'da 1963'te olmuştur. O arada hac vazifesini yerine getirmek için hacca gittiğinden daha sonra kitabı basma imkânı bulabilmiştir. Bu yüzden basım tarihi 1963 yazsa da aslında kitap yazılmış ve bitmiş haliyle 1959 yılındadır yani aya çıkılmadan tam on sene önceye dayanmaktadır. Aya da 1969’da çıkılmıştır.

Ay Risalesi’nin konuları şunla ihtiva eder:

a) Kainat. güneş, gezegenler, ay ve yer hakkında geniş bilgiler.

b) Canlılar ve cansızlar, mucizeler, Mirac ve İnşlkakı Kamer.

c) Ay'a gitmenin imkanına dair çok ayetler, hadisler, ilmi deliller.

Bu meşhur eseri "Ay risalesi"nde insanın aya çıkmasının hem dinen hem fennen mümkün olduğunu Kur'ândan yola çıkarak ıspat eder. 21,05,1961 tarihli Hürriyet gazetesinde Molla Mahmut Bilge’nin fotoğrafıyla birlikte şöyle yazılmaktadır: 'Cizre müftüsü: İnsanların aya gitmeleri an meselesidir'. Böylelikle dikkatler Müftü Mahmut Bilge'nin Ay Risalesi adlı eserine çekilir. Eser dünyaca meşhur üniversitelerin kütüphanelerinde mevcuttur. Müftü Molla Mahmut Bilge, insanın aya çıkılacabileceğini şüpesiz ispat edip hatta “Dikkat: Görüşüme göre yakın bir zamanda bu füzelere insan ve ticaret eşyaları ve saireyi hamil (yük alan) taşıt araçları olacaktır.” (1959) şeklinde bir ifade kullanarak daha da ötesinde bu işin gittikçe ilerleyeceğini ve bu işin daha pekçok hizmette kullanılacağını açıkça kitabında söylemektedir.

whatsapp-image-2023-08-26-at-14-18-04.jpeg

Cizre Ulu Camii'nde verdiği hutbede insanın aya çıkabileceğini Kur’an-ı Kerim'den yola çıkarak bunun bir işaretinin olduğunu, tefsirini yaparak bunun gerçekleşeceğini dile getirmiştir. O dönemde Onu destekleyenler olduğu gibi, ona karşı çıkan insanlar da oldu. Hatta bazıları Müftüyü kâfirlikle de itham etti. Fakat 1969’da Neil Armstrong Ay'a ilk kez ayak basıyor. Müftü Molla Mahmut Bilge, aya çıkılmadan 10 sene önce Ay’a çıkılacağının Ay Risalesi adlı eseriyle dile getirmiştir. Ve bu öngörüsü gerçekleşmiş oluyor. Tabi aya çıkıldıktan sonra büyük bir yankı uyandırıyor ve onu dışlayanlar, onu tehdit edenler gelip özür diliyorlar.

"Nuh ve Tufan" adlı 24 yapraklı bir kitabı bulunur. Muhtevaca çok büyük ve yararlı bilgileri kapsar. Tufanı, Nuh (A.S.) ı ve Cudi ile Cizre'yi güzelce açıklar. 1965 yılında yine Ankara'da bastırdıgı “Resü1ü Ekrem, Muhammed Mustafa'nın Nüfus Hüviyet Cüzdanı” adlı 204 sayfalık eseri vardır. Resulullah'ın ahlakını, şemailinin, vasıflarım, söz ve emirlerini sahih hadislerle konu eder. 2000 Hadisten fazla içinde mevcuttur. 14.5 yıl yaptığı Nüfus Memurluğunda, binlerce kişinin Nüfus cüzdanın yazdıgından, yüce Peygamber Muhammed (S.A.S.) in nüfus kimliğ'ini en sonuncu kimlik olarak yazdığ'ını söylemektedir. 464 kelimeyi dizerek, bu kelimelere göre, Resulullah'ı anlatmıştır.

bilge.jpg

Ayrıca büyük alim, dâhi ve şair Şeyh. Ahmed el Cezeri'nin divanını ele alarak, içindeki yer adları, şahıs adları, Türkçe, Arapça, Farsça kelimeleri ayrı ayrı dizerek, hangi sayfalarda neyin geçtiğ'ini bir indeks gibi çalışması bulunuyordu.

Kendi ifadesiyle birçok ilmi alanda eser yazmış ve bu eserlerin sayısı 77 civarındadır. Bunun yanında Kürtçe, Farsça, Türkçe ve Arapça şiirler yazmıştır. Kürtçe en meşhur kasidesi "Sıh Sale" otuz yıldır ile başlayan Dünya Kasidesi çok muşhurdur. Molla Ahmet El Cezeri Divanı’nın şerhini yazmıştır. Mantık üzerine Mirat'ul Mantık, sosyoloji, astronomi ilimlerinde eserler yazmış. Dinler tarihi eserler yazmış. Bir de edebiyat alanında da eserler yazmış; aruz ölçüsünde üzerine de eseri var. Türkçe, Farsça, Kürtçe Divan eserlerinin de sahibidir. Farsça şiirler yazmıştır. Mevlana’nın kabrini ziyaretine gitmiş, orada Mevlana’yı öven bir methiye yazmıştır. Bu Farsça methiyesinin altına da ebced hesabı ile ziyarete gittiği tarihi düşüyor."

Tüm Cizre'de çok büyük bir saygı ve sevgi ile karşılanıyordu. Nihayet, 5 Nisan 1974 (1394) yılında Cizre'de vefat ederek, Hakkın rahmetine kavuşmuştur.

Kendisi üzerinde sayısız ilmi tebliğler, makaleler, tezler yayınlanmış ve hayatını anlatan eserler yazılmış ve halen de kendisi ve eserleri üzerinde ilmi çalışmalar devam etmektedir. Özellikle torunu Abdulaziz Bilge tarafından hayatı hakkında yazmış olduğu makaleyi Şırnk Ünversitesi’nin Şark Uleması adlı dört çiltlik bir eser olarak düşünülen proje için yazmış ve yine dedesini konu alan bir kitap ve bir belgesel çalışması yürütmektedir.

Kaynak:cizrem gazetesi

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.