Kış mevsiminin antibiyotik tadındaki çorbası hangi yörede?

Kış mevsiminin antibiyotik tadındaki çorbası hangi yörede?
Yozgat’ın yöresel lezzetlerinden olan kış mevsiminde tüketilen arabaşı çorbası, vatandaşlarca sıklıkla tercih ediliyor.

Yozgat’ın yöresel lezzetlerinden olan ve kış mevsiminde özel olarak hazırlanan hamuru ile birlikte yutulan arabaşı çorbası, kış sofralarında vatandaşları bir araya getiriyor.

aw088112-10.jpgBünyesinde birçok lezzeti bulunduran mutfak kültürüne sahip illerden biri olan Yozgat'ta, özel olarak hazırlanan arabaşı çorbası, kış mevsiminde vatandaşların içini ısıtıyor. Av hayvanlarının, hindi, kaz veya tavuk etiyle pişirilen sıcak çorba ile özel olarak hazırlanmış soğuk hamurun buluştuğu arabaşı, Yozgat'ta kış mevsiminin vazgeçilmez yöresel lezzeti olarak sofralarda yerini alıyor. Yozgat’ta asırlardır devam eden arabaşı geleneği özellikle uzun kış gecelerinde yapılan ev ziyaretlerinde ikram ediliyor. Arabaşı geleneği vatandaşları bir araya getirerek birlik ve beraberliğin artmasına vesile oluyor. Kış mevsiminde gribal enfeksiyonlara karşı vücut direncini artırmasıyla da bilinen arabaşı çorbası, vatandaşlarca sıklıkla tercih ediliyor.

aw088112-04.jpgZübeyde Hanım Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi öğrencileri de teorik eğitimin yanı sıra okullarının uygulama mutfağında Türk ve Dünya mutfağına ait yemekleri yapmayı öğreniyor. Öğrenciler öğretmenleri öncülüğünde Yozgat’ın yöresel lezzeti arabaşı çorbasını da yaparak soğuk kış günlerinde ikramda bulunuyorlar.

Arabaşı çorbası ve hamurun yapımının inceliklerini anlatan Tuğba Yılmaz, arabaşının Yozgat’ın yöresel lezzeti olduğunu ve kış mevsiminde tüketildiğini söyledi.

“Arabaşı içilmez, yutulur”

Vatandaşlardan Ferhat Erdem ise arabaşı yemeğinin Yozgat’ın kültürü olduğunu belirterek, “Türkiye’de birkaç ilde çorbası yapılıyor ama Yozgat’taki çorbanın yapılışı ve hamuru çok farklı. Yozgat kış memleketi, biz ekim ayında sonra ne zaman kar yağacak ve arabaşı yutacağız diye heyecanla bekliyoruz. Arabaşı içilmez yutulur, buraya gelen misafirlerimize şiddetle öneriyoruz, arabaşı ikram ediyoruz. Yozgat kültüründe arabaşı uzun kış geçelerinin vazgeçilmezidir. Kuşaktan kuşa aktarılan bir kültür, gelenektir. Arabaşı bahanedir aslında önemli olan birlik beraberlik sosyalleşmedir” dedi.

“Birlik ve beraberliği sağlıyor”

Zübeyde Hanım Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Okul Müdürü Mehmet Vurmaz da, Öğrencilerinin Türk ve Dünya mutfağı yemeklerini öğrendiklerini söyleyerek, “Öğrencilerimiz uygulama mutfağında öğretmenlerimiz öncülüğünde yemeklerin püf noktalarını öğreniyorlar. Öğrencilerimiz mezun olduktan sonra hem lise diploması hem meslek hem de usta öğreticilik diploması alıyorlar. Okulumuzda aralık ayı ile birlikte yöresel yemeğimiz olan arabaşıyı öğrencilerimiz ve öğretmenlerimiz 15 günde bir hazırlıyor. Öğrencilerimiz ve öğretmenlerimiz arasındaki birlikteliği sağlamak maksadıyla arabaşı yemeğimizi hazırlıyoruz” şeklinde konuştu.

Arabaşı Çorbası ve Hamuru Yapımı Tarifi Nasıl Yapılır?

Önce hamurumuzu yapalım 3-4 saat beklemesi gerekmekte.

3 su bardağı suyu kaynamaya bırakalım. Kalan 3 bardak su ile unumuzu çözdürelim (yani una su ekleyerek karıştıralım).

Kaynayan suya devamlı karıştırarak yavaş yavaş unu ilave edelim.

Unun markasına göre değişiyor bazı unlar çok güzel tutuyor bazı unlarda sıkıntı olabiliyor. Kıvamını ayarlarken karıştırdığımız kaşığın zor çevriliyor olması lazım.

Eğer ununuz az geldiyse ocağın altını iyice kısıp pratik hareketlerle birkaç kaşık unu suda çözdürüp ilave edebilirsiniz.

Önceden yaptığımda hemen kıvamı tutmuştu ama bu kullandığım unda birkaç kere işlem yapmam gerekti. Ben 20 kaşık un kullandım siz dediğim şekilde ayarlayın.

Karıştırırken zorlanmaya başlayınca un yeterlidir. Devamlı karıştırarak kaynatın.

Tepsiyi ıslatın ve hamurumuzu tepsiye yayıp soğuk bir zeminde 3-4 saat bekletin.

Çorba tarifini de anlatacak olursak tavuğu haşlıyoruz.

Suyunu fazla koyalım haşlarken çünkü haşladığımız o suyu çorbamızda kullanacağız.

Haşladığımız tavuk etini didikleyelim.

Ayrı bir tencerede tereyağında unu kavuruyoruz.

Yağsız unu kavurup daha sonrada yağ ekleyebilirsiniz.

Unun kokusu çıktıktan sonra salçayı ve pul biberi ekliyoruz ve karıştırıyoruz.

Daha sonra tavuk suyumuzu yavaş yavaş ekliyoruz. Devamlı karıştırıyoruz ki topaklanmasın. Eğer topaklanırsa tavuk etini eklemeden önce blenderden geçirebilirsiniz.

Çorbamız kaynadıktan sonra didiklediğimiz tavuk etlerini ekliyoruz ve pişmeye bırakıyoruz.

Biraz kaynadıktan kıvam bulduktan sonra ocağımızı kapatıyoruz.

Hamuruyla birlikte tüketiyoruz.

Hamuru dilimler halinde kesiyoruz ve kaşığımıza hamurdan alıp çorbadan alıyoruz ve çiğnemeden yutuyoruz. Afiyet olsun…

Not: Ben koyu sevdiğim için çorbayı yaparken 2 tahta kaşık un kullandım eğer daha az kıvamlı seviyorsanız un miktarını biraz azaltabilirsiniz.

Kaynak:Haber Merkezi

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.