Kaliteli Uzaktan Eğitim (KUE)

Türkiye’deki üniversitelerin uzaktan olmasıyla ilgili tartışmayı tuhaf buluyorum. Nüfus çoğaldı, kentler de boğuldu. Bu kentlerde de üniversiteler gün geçtikçe birer “Tabela Üniversitesi”ne doğru gidiyor. Akademik hırsızlıkla çoğalan profesörlerin sayısı azımsanmayacak kadar fazladır. Bilginin dört duvar arasında değil de dijital ortamda olduğunu Kovid-19 zamanında hepimiz gördük. Bununla birlikte üniversitelerde “dinleme” üzerinde bir araştırma yapılsa şaşırtıcı sonuçlar ortaya çıkar. Günümüzde insanlar bile birbirini dinlemiyor.
*
Yaşam şartları, duyu organlarının işlevlerine etki ederek dinlemeyi gereksiz bıraktı. Bavulunu alıp üniversiteye gitmek marifet değil önemli olan nasıl döndüğüdür. Bu gençler o kampüslerde dolaşırken neler öğrendiğini biliyoruz. Çok azı derslere ilgili hatta gittikçe yüz yüze olan derslere olan ilginin azaldığını düşünüyorum. Toplum değişti ve günümüzde derslere devam etmenin gerekli olmadığı ve öğrencinin konunun kavramlarını ele almasına izin veren alternatif birçok ortam var. İnternette herhangi bir konu hakkında araştırma yapabilirler. Herhangi bir öğretmene veya bir uzmana başvurmadan kendini yetiştirmeyi tercih eden birçok insan tanıyorum. Bizim sınıftaki birçok öğrenci, öğretmenlerin sözünü dinleseydi ilk dersten okulu bırakıp Tornacı olurdu. Bizim bir hocamız vardı, yurt dışındaki öğretmenlerinden öğrendiği saçma sapan fikirleri gelip bizde uyguluyordu. Ahlaklı olun diyen bir neslin, arka perdede nasıl gayriahlaki davrandıklarını medyaya yansıdığı kadarıyla gördük. Örnek , kadınları taciz ettiğini kabul eden Yazar Hasan Ali Toptaş gibi...
*
Uzun lafın kısası bazı bölümler uzaktan olmalıdır. Zaten çevrim içi sınavlarla mezun olan birçok insan yakın bir zamanda ben üniversite okudum ahkâmını kesecektir. Emin olun oradan mezun olan bir müteahhit , öğretmen veya avukat yine bir felaketin habercisi olabilir. Üniversiteler dijital altyapısını güçlendirerek tamamen uzaktan eğitim vermesi gerekir. Bu sistem telefondan dersi açıp başka işlerle uğraşmaya elverişli olmasın. O sistemde belirli kriterler olması gerekir, kamera açık bilgi kıymetli ve sınav günü de kopyaya izin verilmeyecek bir sistem olmalıdır. Zaten eğitime sevdalı bir insan, kendisine olan saygısından ötürü çevrim içi derslerine de yansıtır. Odasından bir sınıf yapar, geç geldiği ders için de çikolata vermekten kurtulur.
*
Bu fikir, bazı arkadaşlarda sırf çikolata almak için geç gelmeye alıştırmıştı. Öte yandan yetişmediği bilgi, kaybolan zaman ve konu eksikliği zaten akla bile gelmezdi. Uzaktan verilen kaliteli bir eğitim, tüm hayatını dürüstlükten uzak yaşayan bir profesörün söz konusu dersi oldu mu adalet timsali kesilen bazı hocaların sesini keser, eğitimde eleştirel ruh denen şeyin ateşini yakarak kendini geliştiren bir neslin önünü açar.

Bu yazı toplam 383 defa okunmuştur
Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Ömer AYDA Arşivi