Erkan ÖZKALAY
Allah'ın Âdem ( A.s.)'e Öğrettiği İsimler ve meleklerin ilk insan ile imtihanı
Bir çok İslam Alimi ve İslam tarihçisi,Allah'ın Âdem'e öğrettiği isimler hakkında farklı görüşler ortaya atmışlardır. İbn Abbâs'tan rivayette bulunan Dahhâk şunları söylüyor ; Allah, insanların kendi aralarında birbirleriyle anlaştıkları insan, hayvan, yer yüzü, ova, dağ, at, eşek gibi benzeri isimleri, hattâ yellenme -ve hafifçe yellenmeye kadar olan bütün isimleri Âdem'e öğretti. Mücâhid ve Sa'îb b. Cübeyr de aynı görüşü ileri sürmüşlerdir. İbn Zeyd ; Âdem'e öğretilen isimler, zürriyetinin adlarıdır.
“ Adem sadece kendisinden olan çocuklarının isimlerin vakıf olduğu iddiası da tartışmaya açık bir konudur.Tabi ki tabiat gereği ilk insanın kendi zurriyetinin isimlerini bilmemesi,zikredememesi bir çelişki gibi görülebilir ancak Allah ademi yaratırken belki de bir ruh bir beden olarak yaratmakla kalmayacaktı.Dolayısı ile kendini,yaşadığı çevreyi,tabiatı,canlıları ve bilumum gördüğü her şeyi okuyup anlaması tanıması gerekirdi.”
Rebî' ise ; Âdem'e öğretilen isimlerin sadece meleklerin adlarından ibaret olduğunu söylüyor. Allah (c.c), Hz.Âdem'e isimleri öğrettikten sonra, isimlerin sahipleri olan varlıkları meleklere arzetti ve onlara : Eğer (söylediklerinizde) doğru iseniz, bunların adlarını bana söyleyin. (Bakara, 31) buyurdu; yani benim yeryüzünde sizden birini halife yaptığım takdirde bana itaat edip beni takdis edeceğinizi, bana asi olmayacağınızı; kendinizden başkasını yer yüzünde halife yaptığım takdirde, onun yer yüzünde fesad çıkarıp kanlar akıtacağını söylemiştiniz.
Allah’ın meleklerin kendisine yeryüzünde yaratacağın ve halife olarak atayacağın insanoğlunun daha öncede fesad çıkarmış ve kanlar akıttığı söylemi günümüzde de tartışılan konulardan birisidir.Adem ilk insan, ama bu ayet nazil olunca acaba ademden önce de bir insan topluluğu veyahut daha başka alemler var mıydı iddası konuşala gelmiştir.Halbu ki bu kan ve fesad insanlar için değil İblis ve cinler topluluğu için söylenmiştir.
İsterseniz bakara süresi 30’cu ayete bakalım ; Allah (C.c.) İblis'in kibrini bildirmek maksadıyla meleklere şöyle seslendi : «Muhakkak ben yer yüzünde bir halife yaratacağım» dedi. Onlar : «Yer yüzünde bozgunculuk çıkaracak ve kanlar dökecek kimse mi yaratacaksın?» dediler. (Bakara, 30 )..
Allah, meleklere, İblis'in devlet ve saltanatının zevale yüz tuttuğu, kendisinin mahvolacağı zamanın yaklaştığı bir sırada onun kalbinde saklamış olduğu kibir ve gururu bildirmek istedi. Halbuki melekler onun bu hâlini bilmiyorlardı. İbn Abbâs'tan rivayet edildiğine göre ; Meleklerin böyle söylemeleri, onların bundan önce yeryüzünün sakinleri olan cinlerin ve İblis'in durumlarını öğrenmelerinden ve görmelerinden sonra olmuştu. Bu yüzden onlar Rablerine ; Yer yüzünde cinler gibi kanlar dökecek, bozgunculuk çıkaracak ve sana isyan edecek birini mi yaratmak istiyorsun? Halbuki biz sana hamd edip seni teşbih ediyor ve takdis ediyoruz.» dediler.
Allah, Hz. Âdem'i yaratıp onu kendisine halef (halife) yapacağını bildirdiği zaman melekler e bu esnada kendi aralarında şunları konuştular ; Rabbimiz, dilediği şekilde -nasıl bir yaratık yaratırsa yaratığı kendi katında bizden daha mükerremini ve bilgilisini hiç bir vakit yaratmaz dediler. Nihayet Allah (C.c), Hz. Âdem'i yaratıp ona secde etmelerini emredince, Hz. Adem'in kendilerinden daha hayırlı ve Allah katında daha mükerrem olduğunu anladılar ve Âdem bizden daha hayırlı ve Allah katında bizden daha mükerrem ise de biz ondan daha bilgiliyiz dediler. Melekler, bilgileri sebebiyle gururlanıp kendilerini beğenince, Allah tarafından Hz. Âdem'e bütün isimler öğretildi, sonra da bu isimler meleklere arz edilerek onlar imtihan edildiler. Bu hususta Allah tarafından kendilerine eğer benim, sizden daha mükerrem ve daha bilgili birini yaratmayacağım hususundaki sözlerinizde doğru iseniz, bunların isimlerini bana söyleyin.» (Bakara, 31) buyuruldu.
Bunun üzerine melekler, her mü'minin tevbeye koştuğu gibi tevbeye koşup sığındılar ve "Seni tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bizini hiç bir bilgimiz yok. Çünkü hakkıyla bilen ve hikmet sahibi olan şüphesiz sensin," dediler. (Bakara, 32).
Böylelikle Allah ( c.c ) Hz. Adem'e at, katır, deve, cin ve vahşi hayvanların, hatta her şeyin ismini öğretti.
Kaynak ; İslam Tarihi ( El Kamil Fi’t Tarih Tercümesi )
1.cilt – s.14-15
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.