Erkan ÖZKALAY
Medrêsa Sor ( Kırmızı Medrese )
İsmini yapımında kullanılan kırmızı tuğlalardan alan Kırmızı Medrese ( Medrêsa Sor ) takı toka ve kermes yeri olmasın diye mücadele verildi ve bu anlamda hem yerelde hem de sosyal medya da verilen tepkiler göze alınarak bundan vazgeçtirildi.
Verilen tepkilerde her ne kadar isimlerinin ilk cümlesi Cizre ile başlayan STK’lar sessiz ve tepkisiz kalsada bu anlamda bir kesim tarafından ve tarihe meraklı Cizre Sevdalısı sorumluluk alan insanlar tarafından verilen mesajlar yerini buldu.
Medrese'nin Cizre şahsında halkımızın tarihi hafızası ve manevi kökenleri açısından önemli bir yeri vardır.Ruhun ve kalbin terbiye edildiği yer...Kürt edebiyatına eşsiz divanıyla katkıda bulunan,Melayé Cîziri’nin kabrinin bulunduğu mekan...Yaşadığı asrın en büyük şairi büyük evliya Feqiyé Teyra'nın eğitim aldığı yer...
Büyük filozuf Ehmedé Xani'nin gönül dünyasını güzeleştiren ve düşünce dünyasını zenginleştiren kutsi bir mabet...Hakeza İslami ilimlerin ve fenni ilimlerin bir arada öğretildiği medrese ( Üniversite ) üstü bir kurum...Medrese,cami ve türbeden oluşan bir külliye...Klasik Kürt edebiyatının birçok önemli ismi ya burada hocalık yapmış ya talebelik yapmış ya da misafiri olmuş bir kültür külliyattı,edebiyat evi…
Şu anki mevcut haliyle içinde bölge İlçeleri ve köylerinden gelen çocuklara hizmet vermekte,sadece Kuran ve hafızlık dersi için kullanıldığını görmekteyiz.Biz bu hizmet için kullanılmasına karşı değiliz ama bu haliyle bir Medrese olma iddasından uzaklaştığını görebiliyoruz.Hizmetin biraz daha aslına uygun yapılması ve o dönem verilen eğitimlerin içeriğinin doldurularak müktesebatına uygun bir şekilde uygulanması ve bu ruhu yeniden yaşatmakta önemlidir..
Mêdrasa Sor ( Kırmızı Medrese ) konumunu ve ününü inşasında ki o muhteşem mimarisine dayandırmaktadır.Bu anlamda içinde ki tarihine,eğitimine Melâ’nın adeta ismi ile özdeşleşen dokusunu tarihten gelen güçlü alt yapısıyla ve borçlu olduğu tasavvuf,ilim,irfan merkezi olma vasfını kaybettiğini ve medrese kültüründen uzaklaştığını görmekteyiz.
Hangi amaç ve saiklerle kullanılırsa kullanılsın bu tarihi mekanın aslından uzaklaşması ve amacından uzaklaşması öncelikle onu inşa edip ruh veren,bizlere bir miras bırakan Azizan Beyi Xan Şeref’e hem de tasavvuf ve ilim merkezi olmasına katkısı olan Mêla’nin şahsına ve hemde Cizre’nin tüm kadim halkına hakaret ve zuldür..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.