Bundan sonra haftanın bir günü sizlerle birlikte bu köşede kalemimin döndüğü kadar bir şeyler yazacağım. Bazen Cizre’yi kimi zaman da edebiyattan, aşktan ve toplumda el değmemiş konulardan yola çıkarak insan hikâyelerini not düşeceğim. İlk yazımda da kendimden uzunca bahsederek vaktinizi almak istemem.
*
Ben yazdıkça siz beni tanırsınız, siz beni okudukça ben sizi tanırım. Gerçeği, Türkiye Okuma Kültürü Araştırması 2019 Raporu’nda üç ayda ortalama üç kitap okuduğumuza işaret ediyor. Dijital ortamlarda birkaç dakikalık videoları uzun yazılara tercih eden bir toplulukta yazmak bazen vakit kaybıdır. Neyse ki yazmayı ve okumayı TİKTOK’a tercih eden son insan için bile olsa yazmalıyız. Ben yazmaya herkesten daha çok anlam yüklerim.
*
Sümerler tarafından bulunan çivi yazısı, tartışmasız medeniyetin başlangıcıdır. Bu medeniyetleri de yine düzgün metinlerin kurtaracağına inanıyorum.
*
Kendini tamamlamış her insanın yazması gereken bir hikayesi olmalıdır. Yazmayı gözümüzde büyütmeden her insan metin hamalı olabilir. Sırtında birkaç cümle ile geziyor diye hemen de podyumda yazar diye nitelendirmeyelim kendimizi. Mesela ben,birkaç cümle yazıyorum diye şimdiden yazarım diye dillendirirsem yıllarını bu mesleğe verenlere ayıp olur.
*
Haftanın sadece bir günü sizi rahatsız edeceğim, pazar günü… Pazar, en eşitlikçi gün diye tanımlanabilir , birçok işçi de o gün evde diğer meslek grupları da… Gerçeği bazı işçiler o gün bile çalışır ama neyse… Yarın görüşmek üzere…
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.