Geçenlerde bir marketten alışveriş yaparken meyveleri tartmak için poşeti emekçiye uzattım. Emekçi poşeti tartının üstüne koydu, tartıda bir sorun oldu, meyvelerin kaç kilo olduğunu öğrenemedik. Ortada bir sorun vardı, sorunu halletmek için de bir arkadaşını çağırdı. Arkadaşı tartıyı ters yüz yaptı, bir şeylere dokundu, sorunu çözdü, poşeti tekrar tartının üstüne koydu ve tartı çalıştı. Bizim emekçi, arkadaşına nasıl yaptın diye sordu? Arkadaşı, reklamlardan öğrenilen meslek sırrı bahanesini öne sürerek nasıl yaptığını söylemedi. Ben de orada müdahale ettim, atomu parçalamadın ya alt tarafı ufak bir arızadır desem de fayda etmedi, öğretmeden gitti. Günlük hayatta bu tür durumlara hepimiz denk gelmişizdir.
*
Bilgiyi paylaşmanın en temel sebebi, bilgiyi paylaştığınız insan büyüyüp üstünüz olacak diye korkmanın manası yok. Elinizdeki telefonun son tasarımı ne kadar güzel olursa olsun telefonu icat eden Alexander Graham Bell hala unutulmadı. Bilgiyi paylaşan ve bu bilgiyi paylaştığı için işinden oluyorsa bu onu işten çıkaranın sorunudur, bilgiyi paylaşanın değil. Ekip ruhuna güvenmeyen işverenin vizyonsuzluğudur. Bildiklerini paylaşmaktan korkan insanlar üzerinde bir deney yapılsa sonuç bencillikten başka bir şey çıkar mı bilmiyorum. Belki de çağın getirdiği zorunlu bir bencillik de olabilir. Ya da kişi gerçekten bencildir.
*
Oysaki yontma taş devrinde yaşayan insanlar duygularını, düşüncelerini gelecek nesillere aktarmak istedikleri mesajlarını, renk veren çeşitli doğal malzemelerle mağaraların duvarlarına, kayaların ve taşların üzerine çizmiştir. Biz şu an onlardan öğrendiğimiz bu bilgileri sır gibi saklıyoruz. Allah’tan teknoloji çağında, bilgiye ulaşmak hiç olmadık kadar basitleşti. Yani bir şey öğrenmek istediğimizde internet sayesinde hemen öğrenebiliriz. Çevrede varsa bu tür insanlar, hayata bakış acıları demekten başka çareniz yok.
*
“Hiçbirimiz Hepimiz Kadar Akıllı Değiliz ” kimi kaynaklara göre bu söz Ken Blanchard'a ait.Bir rivayete göre de bu Japon Atasözüdür. Kaynağından ziyade bu manalı söz üzerinde tezler yazılabilir. Tek akıl değil de birden fazla aklın gücüne inanılıyor. Son olarak gerçek bilgi bencillerine şunu söylemek istiyorum: Herkes böyle düşünseydi şimdi siz evinizde klima karşısında uzanmak yerine hala tezek peşinde koşardık.Bilgiyi bir ekip içinde paylaşmak kimseye bir şeye kaybetirmez.Bilgi alışverişinde pazarlık yapılmaz.