Mesut BALTA

Mesut BALTA

Haftanın Gündemi
Mesut BALTA hakkında

Sosyal Sorunları Aşma Kültürü Yaratılmalı
Bilgi çağı zaman dilimini yaşadığımız bu yıllarda halen hayatımızda olmaması gereken sorunları yaşamak ne acı. Arsa kavgası felaketi, diğer ilçelerdeki incir çekirdeğini doldurmayan bir sorun nedeniyle yaşanan kavgalar zinciri birer örnek. Yaşanan sorunlar nedeniyle devasa büyüklükteki ilçelerde yaşam içinden çıkılmaz hale geldiği gibi kent adeta tüm gözlerin tek odağa baktığı hareketsiz bir yapıya dönüşüyor. Evet bu sorunları analiz etmek, nedenlerini araştırmak, çözümler bulmak gerekiyor. Bu konuda fikirler üretmek toplumda gündem yaratmak kadar değerli ne olabilir ?
Bu konu ile ilgili yazı yazma fikri salt yukarıda yazdığım iki olayla da ilgili değil aslında. Yıllardır özellikle doğu illerimizde yaşanan olaylar zinciri ve bitmez tükenmez hatalar silsilesi bu düşüncemin ana kaynağı oldu. Olayları etraflıca araştıran bazı bilimsel / sosyolojik araştırmalar olmasına rağmen hastalık halini almış bu sorunun giderilmemesi daha da incelemeye değer olduğu su götürmez bir gerçek. Yapılan bu tür bilimsel araştırmalar gösteriyor ki tespit edilen bazı sorunlar ve çözüm önerileri kâğıt üstünde kalıyor. Ve hatta bazı akademisyenlerin tezlerin tamamlama adı altında sorunlardan nemalanma gibi dip noktalara kadar alçalmasına kadar varması işin trajik yönü. Dolayısyla soruna essslı bir çözüm çabasından öte bu sorunu çıkarları uğruna kullanma gibi bazı garip durumlar ds olması çok farklı düşünceleri akla getiriyor.
Tabi konumuz bu değil. Esas sosyal alanda baş gösteren ve sosyal huzursuzluklara neden olabilen geri kalmışlık problemleri. Aslına bakarsanız esss konumuz olan ve yıllardır toplum dokusuna işlenmiş kan bağı kültürü ile oluşan sosyal yapıları oluşturan aşiret, klan, kabile gibi sosyal oluşumların yarattığı sorunlar azımsanacak ölçüde olmadığı bir gerçek. Bu tür sosyal tabana dayanan güç inancı toplu hareket taktiği ile az olanı, zayıf olanı ezmeye dönük bir amaç güdüler. Bu sayede sosyal normlar, yasalar bir kenara bırakma gibi dehşet verici sapkınkılar bilinç altında hak gibi algılanır. Yazının başında da vurguladığınız yoğun bilgi ile donatılmış bilgi çağına ne kadar ters olduğunu takdirlerinize bırakıyorum. Bu inanılmaz enformasyon bombardımanın yarattığı atmosfere rağmen halen böyle kriminal düşünce ve hareketlerinin olması da derinliğine bir sonuna işaret eder. En eğitimli gurup ve bireylerin dahi bu tür sorunlar karşısında olayların tarafı olmaları da incelenmeye değer. Bu sonuçla eğitim sisteminin dahi bu sapkın düşünceyi alt edemediği görülüyor.
Bölgenin kendine özgü coğrafik, ticari, siyasi ve sosyal kültürü maalesef bu sorunu besleyen ana yapılar. Bölgenin özellikle nüfus alan, diğer bölgeler ile yoğun ilişkiler ağı yaratmaması veya yaratamaması modern dünya ile bağını koparan etkenler. Kozmopolitlik bir sosyal yapıdan öte kendi yağında kavrulan, düşünce devrimini gerçekleştiremeyen yapısı bu sorunun ana kaynakları. Üstelik bundan siyasi, ekonomik ve ticari nemalanma yan dalları da olunca sorun iyice içinden çıkılmaz bir hal alıyor. Ve bu ilkel yapı üzerinde kurulan liderlik kültü işi iyice örgütlü hale getirmesine yetiyor.
Modern toplumlarda bireysel yaşama dönük bir gidişat vardır. Feodalite kurallarının hakim olduğu toplumlarda ise sosyal gruplaşma modelleri ile yukarıda belirtilen anlamında güç gösterisinde bulunulur. Bu salt gösteri de olmaktan öte ticari, siyasi ve ekonomik kollara da sahip olur. Bunu yok etmenin, anlamsız hale getirme çabaları nüfus hareketleri, dışarı ile olan ilişkiler ağı ile varolan geri sosyal kültürün paralize edilmesi ile çözüme kavuşur. Bakarsanız kimine göre bu halk kültürünü koruma gibi bir anlama sahip. Bunun atalardan gelen kültürü korumakla ilgisi olmadığı sonuçlar ile ortada. Çok ilkel ve kan bağına dayalı sosyal gruplaşmalar suç filleri sonucunu ortaya çıkartır. Bu tür gayri meşru gruplaşma çabaları savunulamaz ve kabul edilemez.